sözlük yazarlarının en çok merak ettikleri

karıncalar uyur mu harbiden meraklardayım. **

yoldaki satıcılar kimseyi durduramazken niçin beni durdurup bişeyler satmaya çalışıyorlar? çok mu sempatik gözüküyorum yoksa çok mu saf gözüküyorum?

Şimdi o şehitlerin anneleri ne yapıyordur.

dilencilerin evden ne diyipte çıktıklarını.

toprak altindaki kahramanlarimizin, bize haklarini helal edip etmedikleri.

ben çok merak ediyorum. bu devletin başında chp lideri kemal kılıçdaroğlu olsaydı terör bitecek miydi???

kadının düşünme ve hissetme eylemlerinin çalışma mekanizmasıdır.

ben'i kaldırırsak siz olur musunuz?

cevabı belirsiz olan sorulardır.

kızımın göz rengi koyulaşacak mı?

kızımı görebilecek miyim? yeniden bir kadına tamamıyla ait olabilecek miyim? yeniden sevebilecek miyim?

Bu entrylerin niye tarih olarak eskiden yeniye gittiği şu an ki merak konum. Sonuçta ilk başta en son girilenler çıksa da ilerki sayfalarda eskiler çıksa daha güncel olur gibi.

sürekli kendime sorduğum soru; üç kere olan dördüncü kez olur mu?

dünyanın en yakışıklı varlığı neden benimle aynı bölümde ve ben neden her karşılaşmamızda sonsuz salaklaşıp ona rezil oluyorum.

anka kuşlarının küllerinin bir kısmı uçsa yinede küllerinden doğar mı ? doğsa bile yarım mı doğar ?

(bkz: neden)

neden ben her selam vermek için kendimi ve özellikle de mimik kaslarımı hazırlamışken,arkadaşın teki yüzünü benim olmadığım herhangi bir tarafa çeviriyor ki? önümden geçiyosun be adam, bi selam ver.

dünyanın en salak iki insanı neden benimle aynı bölümde ve neden her karşılaşmalarında aptal saptal muhabbetler dönüyor?

kim beni neden seviyor?

-armin van buuren günün hangi saatleri uyuyo? uyuyosa kaç saat uyuyo? robot gibi adam lan! hergün bi ülkede bi partide.. ne yiyip ne içiyosun be olm? yanında temizlikçi olarak çalışmaya razıyım lan!

-stumbleupon'a girmem bi hayalden ibaret çünkü sadece 78 çalışanı var.

-action script 3.0 ve daha sonra çıkacak sürümlerini nasıl/neye dayanarak yılmadan yazarlar.. nasıl yaparlar o işi ya? flash olm o flash! adamın beyni erir kulaklarından akar lan.

-amerika'da kriz olurken nasıl oluyo da dünyada amerikan doları fırlıyor? uçuyor adeta amına koyim!? nasıl lan nasıl!!!

-midye tavayı ilk yiyen insan kim?

-redbull'un sitesinde aynen şu ifade yer alıyo;

--spoiler--
Fazla miktarlarda ve sorumsuzca tüketilen alkolün insan sağılığı ve davranışları üzerinde yan etkileri olduğunu herkes bilir; ancak, bu, ister kola olsun, ister portakal suyu, tonik ya da alkole karıştırılan herhangi bir içecek olsun, alkolden kaynaklanmaktadır, eklenen içecekten değil.
--spoiler--

e madem redbull'dan değil eklenen yan üründen kaynaklıysa be amına koduklarım! neden redbull kutusunun üstünde bold ve kırmızı renkle "alkollü içeceklerle tüketmeyiniz" yazıyosunuz? mantığınız ne lan?

millette vodka redbull fobisi oldu olm! "ay 2 kutu vodka redbull içtim kalp krizi geçirmiyim" falan oluyolar sonra. hep bi tedirginlik. yapmayın bunu!

-robotlar bu kadar tipsiz/hantal durumdayken "oo yes teknoloji çağ atlıyo pc sonrası çağa geçtik" durumları bana hiç çekici gelmiyor! inatla niye robot geliştirme çalışmaları sürdürüyosunuz? her kimsen artık lafım sana.

-nasa'nın uzayda yaşam araştırmasının asıl amacı uzayda koloniler kurmak gidip orada yaşamak, çünkü bilmem ne kadar zaman sonra oksijen miktarı azalacak, su kaynakları tükenecek bide ozon tabakası iyiden iyiye yok olacak. şimdi merak ediyorum değer mi lan? o kadar milyar dolar harcıyosunuz kendinizin faydalanamayacağı bi olayı o kadar da büyütmeye değer mi amına koyim!?

çok merak ediyorum ne zaman geçicek bu elde edilemeyen şey değerli durumum?

insanlarda vicdan olup olmadığı. bi de kediler. eminim anlıyorlar bizi.

iki şey var. Biri klavyeli telefonda alttantirenin nasıl yapıldığı. Diğeri sözlük yazarlarinin yardımsever olup olmadiğı.

hayat niçin bu kadar boş?

alsancak'ta bir binanın* duvarında kocaman "ediz<3ilayda" yazıyor. bir de tarih var böyle xx.xx.2009 diye. ediz'le ilayda hala sevgili mi çok merak ediyorum sözlük.**

hani filmlerde görürüz ya, erkek sevdiği kadına evlenme teklif edecektir. gider, yüzük beğenir, alır çıkar. ölçü sorulmaz hiç ve adam yüzüğü kadının parmağına taktığı anda şak diye oturur o yüzük.
acaba oturmuyor, sonradan gidip değiştiriyorlar da, bize mi çaktırmıyorlar ya da daha önce ölçüyü alıyor da biz mi bilmiyoruz.
filmler dışında ölçü almadan, sevdiceğinin parmağına uygun yüzük alabilen erkek var mı, çok merak ediyorum.