bugün

ben ve bir çok kişi, sözlüğü, herşeyi..

burada bulunan her yazarın, en az biz kadar samimi olduğu gerçeğini atlıyor, başka şeyler peşine düşüyoruz.

kendi, fikrine uygun değil diye, bir yazrın slinmesini istiyor diğer kişi. ya misal, ülkücü, solcu ya da nurcusun. ya da ne boksan. düşün, bu farklılıklar bağlayan bizi sözlüğe. hiç bir farkın olmadığı (şekil) olarak, yerler var, siteler var, isteyen bıraksın oraya gitsin. kaldı ki beş parmağın beşi bir değilken. biraz, önce kendimize baksak bazen, karşıya bakmadan önce. kin kusmadan önce.

bir şeyleri tamir etmek, yıkmaktan çok daha zor, evet, ama çok da insancıl, önemli.

bir yazar hakkında olumsuz bir yorum yaptın, haksız, ya da kırdığını anladın. ya da bir görüş hakkında. silsen, düzeltsen, ne çıkar? kaçmak olarak addediliyor, aksine üzerine gitmek.

sana çarpıp, dönüp özür bile dilemeyen, hatta ne özürü, üstelemeye dahi kalkabilen bir çok gerzek var zaten, hani senin özrün, gönül alman, bir şeyleri tamir etme büyüklüğü..

çoğu zaman lafta kalıyor bir çok şey.

sadece diğerine kızdığı için, iki moderatörü, yazarı birbirine bileleyen yazarlar var. lan ne anlayacaksınız, herkes etten sinirden. nice, kardeşler düşman kesilmişken, şu platformda, iki kişiyi birbirine düşürmek elbet kolay, esas olan, o değil. yoksa, daha gençliklerinin en deli çağlarında, bazen düşünemeden hareket edenlerin, olduğu yerde, fitne kolaydır..

bkz yazarlarının hepsi gitsin diyen zeki troller var!, ulan dallama götünü yırtıyorsun yazına bir yorum gelsin, oy gelsin diye. artı ya da eksi. hal böyleyken, onlar olmasa en çok zarar kime dokunacak? tamam, dalgasına olur ama ciddi şekilde böyle düşünen epey gerzek var. sonra trollerin hepsi gitsin diyen bkz yazarlar. uzun yazan düşmanları kısa yazan düşmanları.

ulan akıl var mantık var, bazen sadece kısa şeyler beklerken, bazen daha tatminkar şeyler bekliyorun. ciddi, manada, yazılan herşey ama herşey sözlük için bir kar. tamam, senin yolun, 99 kişiye uygundur, onunki 1, bırak o 1 de olsun, farklılık, zenginlik olsun.

ne bu rabbbena, hep bana durumu.

ana avtar küfürler, türlü sövüşmeler, kuyu kazmalar. ulan şu amına koyduğum yerinde hepimiz vakit geçirmek için geliyoruz. kimisi sevgilisinden ayrılmış, kimisi bir şey arıyor, acil bilgi, yakın arkadaşının ölümüne üzülen, komiklik arayan, bazen hüzün bekleyen, kafa dinlemek isteyen, hikaye isteyen, kısa komik sözler bekleyen, her türlü istek. en büyük yanlış, bunun teke indirilmek istenmesi. o da düşünün herkesn teki, aslıda başkayken.. nasıl olacak bu iş müdür?

çoğu zaman yazar etrafında dönüyor bu çark. ulan, esas olan yazı, yazar ne? tamam arkadaşlık ilişkin olsun ama ilkokul çocukları misali, cephe almalar, isme göre not vermeler...

ucuz işler, arkadaş ortamını da abartmamak gerekir. olması gereken gibi, esası yazı olarak kabul ederek bakmak gerekir. çok beğendin bir yazı, ama nicki gör eksi ver, ya da aradaşın diye, eleştirmemek, terste bilsen, arkadaşlığımıza zarar gelir diye konuşmamak. işte o zaman biter arkadaşlık, çıkar ilişkisi yana kar kalır. ve önemli olan, ''yazıyı'' sikmiş olursunuz.

herkes tamam severek, tamam beenerek, bakacak, ama tek bişey kötü olur. fazla, ''abartması'', sevgiyi de kini de.

sonra, bir yazarın tüm entrylerini sıradan eksile. en büyük hakkın hafız, ama inan sadece oku ve eksile, çoğu kimse şikayetçi olmaz. ve sende kendi acizliğinden yapmaış, hakkın olarak yapmış olursun. tm entrylerini eksile, helal olsun, ama bi kaç saniye de, 20 yazıyı eksilemek te çok absürd.

bir çok kişinin ilk baktığı şeylerden birisi, ben butonu. artı ve eksi oylara bakma. tek manası ne kadar, okunmuş olduğunu bilmesi. ama bunu yanlış kullanmak, meselenin içine etmek oluyor. bazı yazarlar, kesinlikle ben değilim, isteyen full eksilesin, artılasın ya da ne yaparsa yapsın, ama bazı yazarların eksi alınca fena morali bozuluyor. morali bozuk oldu diye, eksilemeyeceğiz mi abi? değil işte, eksile hakkın yine, ama en az bi kez okuyarak, gıcıkığına değil..

ya da bir yazar bi şeye kızmış ben gidiyorum diyor. doğru güzel şey değil, ama siktir gittt yazmak ta olgunluk değil. yüzde doksan, senin için yazmamıştır o yazıyı da zaten. ya da birini gaza getirip kuklan etmen. bırak, belki biraz ayrı kalması iyi olacak. ya da birine sataşmaması, en azından sadece senin için.

çoculaşmayın ya bunlar ne!

az oy aldım diye az oy vermek. ya seni inan küçültmez, hatta benim gözümde büyütür. sen deize at yemini, bilen bilir, merak etme. o bana yorum yapmadı ben ona niye yapıyım, al işte. ya da bana döşemiş, dur bende hemen giydiriyim, dur be hacım ya, bi solulan, sağlam kafayla düşün, sonra ne yaparsan yine yap.

tüm yazarları en az kendiniz gibi görüp, yerine göre, günde 10 saat online oluyor benimsiyorsa, sizde, bende bir kez daha düşünmeliyiz, tepkileri, olumluları ya da olumsuzları. sadece anlamaya çalışmalıyız, art niyetsiz olarak, sonra herşey zaten olacaktır. haat da olacak, hak da, haksızlıkta. ama abartmamak kaydıyla, bir şeyler yapmak önemli.
(bkz: reverse angle)
kesinlikle hak verdiğim durumdur. bir şey hakkında iyi bir eleştrici olabilmek için yada konuyu iyi bildiğini idda edebilmek için; önce o şey hakkında yeterince bilgimiz olması gerekir; bunun içinde farklı görüşleri takip etmek iyidir, insanın ufkunu açar, savunduğu konu hakkında örneklendirmeleri artar... nurcu olup, sadece bu görüşteki yazıları ve araştırmaları okursan, yada yada bitkisel tedaviye inanıp, tüm ilaç sektörü konusundaki gelişmelere kulağını tıkarsan, sen aslında hiç bir şeyden haberi olmayan, dünyaya at gözlükleri ile bakan bir insansın demektir.

örneğin; bitkisel tedaviye inandığında, senin bu konuyu savuman için önce ilaç sektörü hakkında bilgin olması gerekir; çünkü "ilaçlarda bukadar yan etki var, bukadar ticari üretim var, sırf ilaç satsın diye laboratuar ortamında geliştirilen yapay virüsler şunlar..." vs. diye açıklamalarda bulunman gerekir ki ciddiye alınasın, sonra gelirsin bitkisel tedaviye... tüm bilgilerini ortaya koyarsın, şukadar az yan etkisi var, bukadar ucuza mal edilir, içindeki bilmem ne maddeleri şu ilaçlarla eş değerdir vs. gibi.

referandum da evet diyeceksin mesela; önce neden evet dediğindense, hayırcı'ların amaçlarını, çıkarlarını, toplumun hangi kesimini oluşturduklarını ve neden hayır dediklerini bilmelisin...

bir sunni olarak, aleviler hakkında hiç bir şey bilmeden yorum yapıyorsan, veya bir alevi olarak sünniler hakkında, sen kalıplaşmış, neye neden inandığını bilmeyen düşünceleri adamısın demektir...

bunun için sözlük iyi bir ortam, her konu hakkında, hemen hemen her bakış açısını okuyabiliyoruz ve sadece yazıyı okumadan nick'e göre eksi, artı veren siz yazarlar bu sebeplerden, siz de kalıplaşmış, neye neden inandığını bilmeyen düşüncelerin adamlarısınız.