bugün

Sözel ve sayısal bölüm öğrencilerinin arasında ki mental, görsel, capssel (caps işe açıklanabilen) farklardır.

Not: caps verin lan.
bir sayısalcı bir seksen boyda iken ortalama bir sözelci bir yetmişliktir.
görsel
görsel
görsel
Sayısalcı aşkı farklıdır.

görsel
sayısalcılar yatakta tam bir faciadır. sözelciler iki bin beygir motor gibi işlerler.
biz sayisaldik sozelciler ezikti. tabi bizim sozelciler oyleydi genelleme yapamam. ama sayisaldir.
SöZelci michael jackson ise sayısalcı einstein dır.
sayısalcılar çok hızlı karar verirler aynı zamanda erkeklerinde ve kızlarında istinasız odunluk alametleri vardır
ama sözelciler şu mu olsun bu mu olsun derken kararsız kaldığı şeyler çoktur.
ayrıca çok naif ve de kibar olurlar.
sözelci olmak genç yaşta "ne olucam olum ben" derdi yaşatır. çok zevklidir ve genel kültür açısından çok daha avantajlısındır.
yemişim formulunu dil bilgin var ya..
Genellikle düz liselerde sözel öğrencileri ortamın piçidir. Espri yetenekleri sayısalcılardan kat kat fazladır. Girişimci olurlar. Hocalarla daha sık diyalog kurarlar. Biraz aşağılık kompleksleri vardır. Bunu da okulun burnundan bir şekilde getirmekle bastırırlar. Kızları hayvan gibi ders çalışır erkekler yatar. Sonuç olarak çalışan da geçer çalışmayan da. Genellikle üniversite sınavlarında başarı sağlayıp Odtü,boğaziçi,galatasaray,istanbul,ankara üniversitelerine girenler ve okulun gurur tablosunu gurur tablosu yapanlar bunlardır(sebebi bunların çok zeki oluşu değil bu tür üniversitelere girilebilecek bölümlerin bu alanda olmasıdır) en çok dedikodu bunlardan çıkar. Kaşarlarında çoğu sözelde okur. Birebir siyasi,ictimai,iktisadi münakaşalarda karşılarındakini laf oyunuyla siker atar.

Sayısalcılar ise daha sessiz ve soğuk kanlıların olduğu gruptur. Kopyanın kralını bunlar çeker.Sınıfın çoğu sınav dönemi çalışır.Biraz daha kendilerini diğerlerine göre üstün hissederler(haşa üstünlük takvadadır falan :D). Ama üniversite sınavlarında çoğu sıçar.okuldaki havasının(!) hakkını veremez. Sözelcilere göre daha olgun düşünürler. genellikle bunların arasından bir iki tane fırlama çıkar. O fırlamalar da sözelcilerle sıkı ilişkilere sahiptir. Bunlarda sözelcilerdeki gibi birbirlerinin arkasını kollama gibi bir özellik yoktur. Çünkü entrika az olduğu için gerek yoktur.

Aklıma bu kadar geldi. Benim gözlemim bu.
sayisalcilar kendilerini zeki sanarlar, sozelciler kendilerini gerizekali sanarlar. tek fark budur. iki taraf da yalnizca yeteneklerinin baska yönlerde olduğunu bilmezler.
biri harfleri çok sever, diğeri rakamları.
Sayısalcılar da iş secme (farkli bir cok iş) olanağina sahipken sözelcilerde bu kısıtlıdır.
sayısalcıların ezber yapması gerekmez, işin mantığını bir defa çözüp biraz da pratik yaptı mı olayı kapar; ama sözelciler ezber yapmak zorundadır ve zorlama ile oluşturulmuş bir kaç düzen dışında hiçbir mantıksal bağ içermez bu ezberler. bana göre değil anlayacağınız.