su birikintisinin görünenden daha derin olması

muhteşem bir günü, tepetaklak edebilecek bir talihsizliktir.

altyapıdan, drenajdan, şehir plancılığından ve emmeli gömmeli pompadan nasibini almamış caaanım memleketlerimizde her an başa gelebilecek bir aksilik.

bakıyorsun, etrafın sularla çevrilmiş. su birikintii her yer. kendini ada gibi hissediyorsun amk. nereden nereye sekeyim derken kafada bir yol belirliyorsun.

badi badi giderken haşırrttt. yok bu olmadı. badi badi giderken vırrrckkk. bu da olmadı. doğadan yansıyan sesler yok bende amk.

neyse işte bileğe kadar suya gömülüyorsunuz ondan sonra. şehir değil yağmur ormanları sanki. her an tetikte olmak lazım.

Camdan dışarı bakarken bi su birikintisi kestirirsin gözüne, sonra etraf flulaşır, su birikintisinin içinde silüetler belirir, su birikintisi konuşmaya hazırlanır ve aniden öküz renkli bi araba geçer üstünden ya da anlık sığır olan biri tükürmek amacıyla kusar su birikintisine.. belki de bir amaç görecektin orada, geleceğinden parçalar, kaybettiğin bir şeyler veya bir umut. Salak hissedersin; şöyle kıyıdan kenardan bir su birikintisi seçsene kendine.

türkiye´de öyle çok adam öldü.

bizim gibi kuntizlerin asla düşmedikleri çukurlardır. hatta o kaldırımlarda parke taşları var ya mayın gibi bekliyor altındaki çamurlu su birikintisi ile. onlara da hiç yakalanmıyoruz biz. gördün mü kaçacaksın arkadaş.

(bkz: murphy yasaları)

buz dağının görünen yüzü.

aldanmamak lazım.

https://www.youtube.com/watch?v=Ciq9oOPo5xQ