bugün

sıklıkla erkeklerin başına gelen hadisedir.

sevgili adını koyduğumuz illet canlının elinin cebine gitmemesiyle yakından ilgilidir. masraflar ikiye katlanır demişim ama halt etmişim. dörde, beşe katlandığı da olur. neden, çünkü kızı bütün ekmek döner artı ayran 3 lira olan tezgah altı, pis-ucuz-leziz , uğur dündar'ın her an ekiplerle basabileceği bi mekana götüremezsin. nerde kfc, nerde mc'domalts hep oralarda yemek zorunda kalırsın.

hep bir ümit barındırırsın içinde "acaba verir mi" diye. paralar cebinden aktıkça her boku hayra yorarsın ister istemez. "vericek abi, kesin vericek. bak nası elletiyo, bak dilini nasıl da boğazıma boğazıma daldırıyo, bak nasıl yediriyo. vermicek olsa neden takılsınki benimle?" diye hülyalara dalarsın.

ulan mal! neden takılacak bedavadan yiyiyo içiyo, sıçıyo, eğleniyo. nah verir o kız nah!! vermedi. nitekim vermedi. terk etti, vermeden ayrıldık. şu an bu satırları yazarken masturbasyon yapıyorum. ve o bu satırları okurken ben hala kazımı gıdıklıyor olacağım. elveda!
kadın erkek ayrımı olmaksızın günümüzde ekonomik özgürlüğünü kazanmış herkesin başına gelen olaydır.
yiyici kadın dediğimiz tiple sevgili olan insandır zira sevgilinle birlikteyken her hesabı erkek ödeyecek diye bi kanun yok hee ilk buluşmalarda tamam belki ama yeter canım senelerce de erkeğe yüklenilmezki. erkeklerin sömürülmesine son eşitlik istiyoruz...
herkesin yediğini ödemesi sonucunda ortadan kalkabilecek bir olaydır. ama türk kızı kurnaz olduğundan dolayı elini cebine atmaz.
sevgili türk kızıysa normaldir tabi. türk kızları genel olarak yiyip, içip, sinemaya gitmek isteyip, günlerini gün etmek için erkeklerle çıkarlar. ben çoğu türk kızıyla seks hakkında konuştum. çoğunun canı istemiyor, erkeklerin nasıl bu kadar istiyor anlamıyorlar. hepsi değil ama, isteyeni var elbet. ama bugüne kadar seks isteyipte, taş gibi olan türk hatunu görmedim ben. sözlükte varsa böyle biri, hemen özel mesaj atmalı bana.
bazen gözlerinin içine bakmak ve sevdiğini görmek sevdiğinin seni, frenç kiss değil ama yanağına kondurduğu küçük tatlı ve ıslak bir öpücük sonucu - gerçek aşkın unutturduğu, gerçek. ha, kazıktır belki; gerçek sevgili, kendi elini kendi cebine de atar - o başka. kanmayın böyle tiplere lan! **
2 kat demek yetersiz ve yanlıştır.çünkü kıza hava yapmak için normalde gitmediği ultra pahalı yerlere kızla gider ve tek başına harcayacağı paranın 5-6 katını harcar.
erkek olmanın bir bedelidir. genellikle ataerkil toplumlarda görülür.
kıza hesap ödeten adama da pek iyi gözle bakılmaz. "lan kıza hesap mı ödetilir hödük" gibi laflar söylenir.
halbuki beğenmediğiniz almanların bir usulü vardır ki, kızların da erkeklerin de hoşuna gidecektir. herkes yediğini, içtiğini öder. sanmayın ki kızlar bu durumdan çok memnundur, çoğu kız her çıktıklarında hesabı sevgilisinin ödemesinden rahatsız olur, utanır hatta ezilir bu davranışın altına. şuraya gidelim falan da diyemez. ama ne yapsındır, böyle görmüştür.
kiz icin de erkek icin de durum aynidir. cunku her gun, evet her gun, birden cok mekana gitmeyi gerektirmektedir iliski. bu bir gereklilik midir sorusuna, ciftler de cevabi cuzdanlariyla verir elleri tireyerek. bekarliksa her gun gorusmek zorunda olmadiginiz, olmayan sevgiliniz sayesinde sultanliktan cok zenginlige donusmektedir.
egosunu '' hatunuma para mara ödetmem ben '' ile tatmin eden erkeklerde görülen hede.***
(bkz: hatunum ne lan)
sevgilisini zor duruma sokmayan kızın değerini bilmek gerek.sevgilim olmayan zamanda dahi parasal destek çıkmıştır bana.kızlar her zaman erkeği zor duruma sokmaz.bazı kızlar vardır ki hep yanınızdadır,mutlu olmanız için her şeyi yaparlar,hep destek olurlar,size kendilerini adarlar.
çok basit ve yıllardır uygulanan bir çözümü vardır, hesabı isteyip akabinde tuvalete kaçmak. sevgiliniz durumu sezip arkanızdan kendisi de tuvalete kaçarsa, hatta siz tuvaletteyken restorandan kaçarsa sıçtınız o zaman, kız sizden akıllı çıktı demek ki.
gülünü seven dikenine katlanır durumudur.
eve dönmek üzereyken erkeğin ekonomik krizinin tavan yapma durumudur
-aşkım çok güzel bir gündü ya gerçekten
-heee?
-çok güzel bir gündü diorum aşkitom.
-hııı öyleydi
-aldığın yüzük için ayrıca teşekkür ederim ya. bi tanemsin
-...(dalgın düşüncelidir)
-aşkitom?
-heeehhh! efendim aşkım?
-sen dinlemiyor musun beni aşkitom yaa?
-ne diyordun aşkım? bir an dalmışım.
-sende bi tuhaflık mı var cengiz?
içinden:
(bütün haftalığımı kuruttun a.g. vermeden gidiyorsun bi de daha ne olsun)
-ııı.yok bişey aşkım yaa. ben de hiç unutmucam bu güzel günü. gerçekten.
-aşkım yarın da buluşuyoruz dimi.
-ııı.yarın? yarın... ııı şeyyy...
-noldu aşkitom
-yarın babaannem ölecek gelemem ben aşkım.
-efendim?
-yok bişey aşkım yok.
(içinden: sike sike gelecez a.g.)
züğürt ama züğürt olduğu kadar yiğit olan erkeğin düşebileceği durumdur.
züğürt ama züğürt olduğu kadar yiğit olan erkeğin düşebileceği durumdur.