bugün

bir şarkısında söylediği gibi binlerce dansöz var sözünün arkasında duran insanın yanıttığı mizac.

sen değil miydin; "kürtçe şarkı söyleceğim" diyen adama çatal kaşık fırlatan, sahneye çıkıp şov yapan, götünü yırtarcasına en faşizan yanını göstermeye çalışan.

şimdi ne değişti de ibo show programında ibo nun seslendirdiği kürtçe şarkı eşliğinde halay çektin. üstelik halay çekenler içinde en coşkulusu da sendin. izlerken ana avrat küfrettim bu konjoktörün cilvesine.

içerledim haksızlık karşısında düşülen duruma.

seni nadan bir faşistlikle, çatal kaşık attığın adamı ise şarkılarınla anımsıyoruz.

senden bahsederken, ybsg sen bahsedilmeye dahi değmezsin. * *

--spoiler--
dünyada en sevdiğim insanlar makyavelist felsefeye haiz olan insanlardır. yani, ulaşacağa hedefe kadar iyi kötü her yolu deneyen insanlardır. hülya avşar, sibel can, ebru şallı gibi günün şartlarında hanımefendi muamalesi gören kadınlar, bu kıvama gelene kadar çeşitli vadareler atlatmışlardır. kimisi evli futbolcuyla aynı evi haftalarca paylaşmış, kimisi evliyken başka erkekle seks kasedi çıkmış, kimisi de evli bir tiyatrocuyla beraber olarak tiyatrocuyu karısından ayırmıştır. ancak, bugüne gelindiğinde kimse, onların önceki halini hatırlamaz. gün yapan ev hanımları dahi onları "vaybe çok hanımefendi kadın doğrusu!" diye tanımlar.

işte, magazin gazetecileri derneğinin düzenlendiği ödül gecesinde ahmet kaya'nın yaptığı açıklamalar üzerine ortamda bulunan kurtlardan erdal acar, ahmet kaya'ya ana avrat söverken; şenay düdek ahmet kaya için sünnetsiz pezevenk ad aktarmasını yapmıştır. bu kurtlardan en çok dikkatimi çeken ise reha muhtar olmuştur. zira, kendisi provakasyonun kralını ahmet kaya'nın açıklaması biter bitmez dj'ye "onuncu yıl marşını patlat hacı!" ültimatomunu vererek yapmıştır. işte ortamdaki kurtlar çırayı yakmış ve odunu da serdar ortaç gibi koyunların kucağına koymuştur. padişah şarkısının sözlerini bir ortaokul çocuğu üslubunda değiştiren serdar ortaç, o günün kahramanı olmuştur. ancak, seneler geçtikten sonra kimsenin aklında ne erdal acar, ne şenay düdek, ne de reha muhtar kalmıştır. herkes, o gecede alkışlanan, öne itilen koyunu yani serdar ortaç'ı aşağılamıştır. hatta, ahmet kaya'nın bir hayranı tarafından tartaklanmıştır. işte, serdar için bir ebru şallı, bir sibel can, bir reha muhtar olma şansı... bu şans, son dönemde akp tarafından zeytin dalı(!) olarak açılan trt 6'daki rojin'in sunduğu programa katılarak şemmame şarkısında halay çekmesi ve programın diğer konuğu olacak olan -dün kürtçe şarkı yapacağını açıklayan ahmet kaya'ya kaşık fırlatan, bugün ise güneydoğu'yu hatırlayarak filmler yapan- mahsun kırmızıgül ü de halaya "vara mahsun vara" diye çağırmasıdır.

murathan mungan ın da dediği gibi bu ülkede "bu ülkede her şey olabilirsiniz ama rezil olamazsınız." eğer on yıl sonra serdar ortaç, alnında puşisiyle mustafa yıldızdoğan'a protesto şarkısı yaparsa; hiç şaşırmam.
--spoiler--
7 disinde Neyse 70'de de odur sözünün 7 sindeki Hali.
Her faşonun geçmesi gereken bir evrim sürecinden geçmiştir. Haliyle evrimler arası fark yaşıyor. Böyle görünmesi çok normaldir.
(bkz: teröristin serdarlı kuyruk acısı)
dönemin siyasi havasına göre renk değiştiren bir iki yüzlü olması onun yapısından kaynaklanmaktadır. o dönemde milliyetçilik yükselişteyken ahmet kaya ya karşı uyguladığı faşizan tutumları ve bugün gelinen noktada -yani, kürtlere karşı uygulanan geçmişteki ırkçı politikaların, biraz olsun ılımlılaştırılması, serdar ortaç'ı bu noktaya getirmiştir. yani tamamen kişisel menfaatler uğruna ahmet kaya'ya karşı yaptığı şeylerden dolayı pişman olduğunu filan söylemektedir. külliyem yalandır. pişmanlık filan zerre umrunda değildir. umrunda olan kişisel menfaatleridir.
çok doğru bir tespittir. o zamanlar gençtik, gaza geldik, haksızım, demekle olmaz bu işler. o adam sizin gibiler yüzünden geçirdi o kalp krizini siz binlerce dansözle göt sallarken.