bugün

sözlüğe üye girişi yaptığı andan itibaren ortaokul ve lisede kıl olduğu tarih kitaplarındaki bütün "faşik ve ulusalcı" verileri çürütme adına klavyeye abanan adamcık modelidir. üstten bakan bir havası vardır genelde "ohooo bu rejim eritmiş olm sizi. siz asıl tarihi benden dinleyin" mesajını her entry de ihmal etmeden verir. yanlış veya doğru resmi tarihin elinde öne sürdüğü fikirlerle ilgili belgeler mevcutken bu çocukcağızların gerçek tarih diye yutturmaya çalıştıkları zırvalar belgesizdir, çoğu g.tten uydurmadır. formül basittir:

1- çok yaygın bir tarihsel bir bilgi bul.

2-konuyla ilgili provokatif bir başlık aç mümkünse alaycı olsun.

3-entryinde yaygın olan bilgiyle dalga geç "ohooo yemişler olm sizi" mesajını ver allah ver.

4-en sonunda "amaaan bu kemalist faşik rejim hep böyle işte resmi tarihle uyutuyorlar sizi" deyip konuyu kapat.

veeee kimse sorgulamasın senin aykırı çıkışının kaynağını. otoriteye başkaldıran asi ve moderennnn çocuk ol ve bol bol ekmek ye bu işten. sözlük yazarıysan bol bol artı puan edebiyatçıysan belki de nobel. neden olmasın?!!
insanları modelleyen insan modelinin sınıflandırmakta zorlandığı insan modelidir.

gözlem sınırlı olunca tespit de sınırlı oluyor haliyle.

(bkz: adamcık modeli)
(bkz: modelleyen adamlar)
Şablon bir tanım olarak tarih geçmiş zamanlarda yaşayan insan topluluklarının her türlü faaliyetlerini YER VE ZAMAN bildirerek, SEBEP-SONUÇ ilişkisi içinde anlatan bilim dalıdır. Resmi tarih , gayr-i resmi tarih , alternatif tarih gibi diğer şablon tarih tanımları neden yapılmaktadır peki? Her ülke kendi tarihini yorumlarken işine geldiği gibi davranarak tarih bilimini tarih felsefeleri ile sulandırarak olayların çarpık yorumlarıyla tarihsel olandan güncel politikalar üretmeye çalışmaktadır.
Tarihi tecrübeleri günümüz meselelerinin çözümü için yeniden yorumlamaya Tarih Felsefesi denir. Tarih bilim dalıdır nesneldir , tarih felsefesi ise öznel çıkarımlardan ibaret günümüz siyasetinin yolunu çizen çıkarımlardır. Bu bakımdan ya kendi tarihimizde bugün için işimize gelmeyen bir takım olaylar olduysa ne yapacağız? Çok basit işimize gelmeyen yanlarını sansürleriz , eğitim yoluyla tüm devlet cemaatine yayarız ve politikamıza istediğimiz tarihsel dayanak noktalarını yaratırız. Artık argümanımız ermeni soykırımı olmaz da ermenileri biz katletmedik göç ederken kendileri öldüler olur. Ne mutlu bize. Bir savaş daha sona erdi. Ülkenin birlik ve beraberliği cebimize kar kaldı. Gerçekler kimin umrunda? Bu her ulusal tarih için böyledir. Ancak burada yazarın savaş açtığı tarih bilimi değil çarpıtılmış tarih felsefesidir.
"kemalist dogmalar" ın yalan olduğunu zırvalayan, ama kendi icad ettiği doğruların kanıtını getiremeyen modeldir bunlar.
yeni ve elbette dogmatik bir resmî tarih oluşturma çabasında olanlarla dogmatizmi tümden reddetmeye çabalayanlar olarak iki alt modele sahip modeldir.
(bkz: resmi tarihe savas acmis sozluk yazari modeli)