bugün

bizzat tecrübe ettiğim ve anlatacağım süreçtir. sürecin başları acı olsa da acı acı dinden çıkmanın gamsız gamsız yaşaması aşamasına ulaştım ve bunu da sizinle paylaşmak istedim.

ateist olma sürecim üniversitenin ilk yıllarına dayanır. çünkü ben de birçok yurdum genci gibi ilk defa üniversiteyi kazandığım zaman il dışına çıkmış ve ailemden ayrı yaşamaya başlamıştım. hala unutamam üniversiteye ilk kayıt olmaya gittiğim günü. resmen çocuklar gibi şendim. bundan sonra özgürlüğün dibine vuracak ve hayatım boyunca beni dirsek çürütmek zorunda bırakan ders çalışma ritüellerinden bir nebze de olsa uzaklaşacaktım. üniversiteye çok büyük beklentilerle gitmiştim yani dostlar.

yalnız henüz okula başlayalı bir ay olmamıştı ki ilk hayal kırıklığımı yaşadım. benim üzerimde şok etkisi yaratan acı bir gerçekle karşılaşmıştım. üniversite de kızlar teklif etmiyordu. önceleri sadece bana mı oluyor acaba diyerek inanmak istemesem de yaptığım kamuoyu araştırmaları gösteriyordu ki büyük bir aldatılmanın içerisine düşmüştüm.

yıllarca hayalini kurduğum üniversiteden hatta çok sevdiğim ve ugrunda nice cefalar çektiğim bölümümden bir anda soğumuştum. kafamda deli sorular ışık hızıyla ordan oraya uçuyordu. ben artık üniversite okumak ve bir su ve su ürünleri mühendisi olmak istemiyordum. ben bir mert, bir burak, bir gökhan can olmak istiyordum.

uğradığım hayal kırıklığının ilk şokunu daha henüz üzerimden atıyordum ki, kendimi intikam yeminleri ederken buldum. evet, her ne pahasına olursa olsun hayallerimi gerçekleştirecek ve ben de "piç erkek" olacaktım. ama nasıl? olasılık hesaplarının dibine vurup yüz milyon farklı yolu kafamda değerlendirip eledikten sonra dimağım adeta ateş topuna dönmüştü lakin bu sırada ben de yaratıcılığın dibine vurup beni piç erkek yapacak yöntemi bulmuştum. gitar çalacaktım. bu fikir beni inanılmaz heycanlandırmıştı. youtubedan amatör gitaristleri izlemeden geçirdiğim tek bir gün bile yoktu artık. aman allahım. ne kadar da havalılardı. bende onlar gibi olacaktım. hatta belki ilerde bir grup falan dahi kurabilirdim. basçısı olurdum grubun. bahar şenliklerinde kızlar benim adımı haykırırdı.

haykırmadı.

ama bu beni yolumdan çevirmedi. sonuçta piç erkeklerin hepsi gitarist değildi ya. hem gitarın modası da geçiyordu. gitar ne öyle çok banal. ben daha iyi bir yol bulmuştum. amaca giden her yol mübahtı ve ben de her yolu deneyecek kadar gözü karaydım. evet, saç uzatacak ve küpe takacaktım. bu yeni tarzım ortamlarda kulislerde fırtına gibi esecek ve ne kadar "hoş çocuk" olduğum dedikoduları kulaktan kulağa hızla yayılacaktı.

yayılmadı.

ikinci girişimim de başarısızlıkla sonuçlandığı zaman üzerime bir yılgınlık çökmüş olsa dahi yeterli miktarda duman, mabel matiz ve hatta metallica dinleyerek daldığım hayaller bir sonraki girişimim için yeterli enerjiyi toplamama yarımcı oldu. bu sefer kesin bir yöntem bulmuştum. bir araba sahibi olmam gerekiyordu. part time işlerde çalışarak bunu başarabilirdim ama bu yaklaşık olarak 17 yıl çalşmam gerektiği anlamına gelirdi. ben de konuyu babama açtım.

-baba, ben araba almak istiyorum.
-al oğlum.
-dalga mı geçiyorsun baba? para lazım nasıl alayım.
-ulan hayvan herif, zaten sikimdirik bi bölüm okuyon diye sana kira parası bile gönderesim yok. sen kalkmış araba diyorsun.
-öyle deme baba. herkesin arabası var bende istiyorum.
-hahayyy. dıt dıt dıt.

almadı.

farklı bi yöntem bulmam gerekiyordu. hem masrafsız hem de beni ilgi odağı haline getirecek bir yöntem. derken hayatımı değiştiren adama rastladım. batu bölümden bir arkadaştı. hani taş olsa arkasına sıçmayacağın bi tipti ama kızlar utanmasa heriften imzalı fotoğraf isteyecekti. ayrıca ne araba, ne uzun saç küpe kombinasyonu ne de gitar vardı adamda.

-lan neyini tiryaki eden adam, girmediğin trip kalmadı amk kız götürecen diye. ben sana sırrını vereyim. ateyiz ol ateyiz.
-yok lan daha neler. günah bi defa ateyizlik.
-sen bilirsin panpa. neyse ben mervelere ders çalışmaya gidiyorum. hadi görüşürüz.

o gece gözüme uyku girmedi. vay amk mervelere ders çalışmaya gidiyordu. iyi de bu çocuk paso sıfır alıyordu. acaba neden verim alamıyordu ki ders çalıştığı halde. yoksa, hayııııııırrrrrrrr. batu aslında ders falan çalışmıyordu mervelerde. işte şimdi her şey anlamlı hale gelmişti.

o gece son defa gusül alıp yatsıyı kıldıktan sonra ertesi gün ateyiz olmak üzere niyet edip uyudum. işte o gündür bugündür gerçek bir taylan, piç bir berke can oldum. benim hikayem işte böyle dostlar. hala arada bir inşallah, allah ın izniyle gibi laflar etsem de bunlar hep eski alışkanlık. yoksa ateyiziz elhamdülillah.
Genelde musluman dusmani ateistler bu kitleden ortaya cikar.
bu sürecin ilk örneğinde zerre kadar radikal bir müslüman var mıdır? diye düşünüp defalarca okudum ve elhamdülillah bir radikal müslüman bulamadım. eski alimlerimiz buna fasık, münafık ve ya kafir diyebilir ama müslüman demezler kanımca. dünya hayatını bu kadar arzulayan birinin müslümanlığından şüphe etmeden durmak nerdeyse imkansız.

bu süreç sonuç olarak imkansız olaydır. gerçekleşmeyecektir. allaha şükürler olsun.
Film olacak konu.
Düşünsenize;
Haykırmadı
Yayılmadı
Almadı
diye yazılar geçen bi sahne.