bugün

topçuluğu mesleki açıdan(para için) icra eden şahıs.
(bkz: profesyonel sözlük yazarları)
futbolu para için oynayan, duygularını işine karıştırmayan, genellikle oynadığı kulüple arasında sevgi bağı olmayan futbolcudur.
kefen giyerim galatasaray forması giymem diyen baliç'tir bunun en büyük örneği.
en büyük yandan yemişi volkandır. para mevzusu, takım mevzusu geçince "neticede biz profesyonel futbolcularız." der ama iş icraate geldimiydi külhanbeyliği yapar, ona buna saldırır. ama burası ahır değil. verirler adama 4 maç cezayı akıllandırırler.
tanım: futbolculuğu meslek olarak seçmiş spor insanı.

profil 1: profesyonel futbolcu; giydiği forma, yani ekmek yediği kulübün menfaatleri doğrultusunda rakibine zerre kadar saygı duymayıp, her türlü pisliği yapabilir, ceza sahası içinde parmak atabilir, kimseye görünmeden rakibine tükürür, sülalesine sövebilir.

profil 2: profesyonel futbolcu; giydiği forma, yani ekmek yediği kulübün menfaatleri doğrultusunda rakibinin her türlü pisliğine eyvallah eder, rakibini cezalandırmakla görevli kişilerin üç maymunu oynadıkları anlarda uğradığı haksızlığa sessiz kalır, emeğine yapılan bu yağmanın * karşısına dikilmez.

profil 3: duyguları olan, etten kemikten, kişisel değerlere sahip bir ademoğlu olarak, bulunduğu ortama göre hareket eder, karşıdan gelen etkiye tepki verir, profesyonellikle insan olmanın ayrımını anlayamayanlara inat insan olduğunu gözlerine gözlerine sokar.
orospudan farkı yoktur. tama ettiği şey paradır. giren çıkanın önemi yoktur.
emre belözoglu ve tümer metin bilindik en profesyonel futbolculardandır.
işinin gerektirdiğini yapan, işinin gerektirdiği şekilde yaşayan futbolcudur.

mesela tümer metin sigara içtiği için profosyonel futbolcu tanımına uymamaktadır. bir futbolcunun yaşaması gerektiği gibi yaşasa şu an çok farklı yerlerde olabilecek bir sergen yalçın örneği vardır. gece hayatı abartılı olmayan, sağlığına dikkat eden, kulübüne yararlı olmaya çalışan futbolcu profosyonel futbolcudur.

yani para için takım değiştirmekle, kendisini yetiştiren kulübün ezeli rakibine transfer olmakla olunabilecek bir şey değildir. bana göre en iyi örneği mehmet aurelio'dur.
türkiye'de genelde sevilmeyen futbolcudur. taraftarlar, benimsedikleri sevdikleri ve bizim evladımız dedikleri oyuncuların rakip takıma transfer olmasına dayanamaz. futbolcunun umrunda mıdır bu? büyük ihtimalle değildir. o, aldığı parayla uğraşır. emre belözoğlu ve tümer metin bu konuda eski takım taraftarlarından çok küfür yemişlerdir ama onların işinin futbol olduğunu unutmamak gerekir.
(bkz: samuel etoo)
takımı onde olduğu zaman ,yerden kalkmayan fulbolcudur.