bugün

aşkı, ihtirası, sevgiyi, acımayı, tehditi, gülümsemeyi, ağlamayı, adam olmayı, hayal edilen kişilikteki adam olmayı, ağlamayı, düşünmeyi, bir hayvanda bile göremiyeceğimiz ruhaniyet haline bürünmeyi, adına ayar vermek denilen laf sokmayla kişiliğine bir değer daha kattığını düşünmeyi, zeki efendi namuslu dikkat çeken kız olmak adına yapay hareketlerde bulunmayı, güçlü sadık efendi kültürlü erkek olabilmek adına yapay kişilikleri sunmayı, siyasetle, sporla, din ile hiç alakası yokken bir bilge edasında beyanatlarda bulunmayı, monitor ve klavye arkasından görünmeyen insanlar olarak hep "en iyi" "en komik" "en eğlenceli" insan olabilmek adına her türlü maymunluğu göze alabilmeyi, yaşamında en büyük haz veren şeyin sözlükte popüler olabilme ihtimalinin olduğu, kıskançlığı, siktir cekmeyi, güvenilir insan olabilmeyi, arsızlaşmayı, kullandığı cümlelerde belkide tek kelimesini dışarıda sarfedemiyecek kadar korkak, cesaretsiz ve basit insan olmayı, Kullanıcı adı ve şifreden sonraki "tamam" butonuna tıkladığı anda "ikinci yaşam boyut"una geçiş yaptığını hissetmesi, nick altındaki her entryi hayatındaki en değerli şeylerle eş değer tutması, oksijeni dışarıdan alamayınca sözlüğün oksijeniyle beslenmeyi, kendisini (kendisini göstermeden) en rahat bir şekilde ifade edebileği, gerektiğinde tüm salyalarıyla saldırabileceği ama yine görünemiyeceği, umudun bittiği yerde "contiune" yaparak başlangıç olarak sözlüğe gömülmeyi seçen her adımda her saniyede içerisindeki tüm normal duyguları tek tek kaybeden ama bunun farkında olmayan insan olduğumdan utanmamı sağlayan topluluk.

edit:"yaslandiginizda hayat sizden birseyler alir. bu hayatin bir parcasi. ama birseyleri kaybetmeye basladiginizda ogrenirsiniz. hayatin santimlerden ibaret bir oyun oldugunu anlarsiniz.hayatta ve futbolda hata payi okadar dusuk ki. erken yada gec atilan bir adim, sizi hedefinizden uzaklastirir. yarim saniye yavas yada hizli kalirsaniz, yakalayamazsiniz. her yerde santimler onemlidir, hayatin her molasinda, dakikasinda ve saniyesinde. bu takimda o santimler icin savasiriz. biz ve etrafimizdaki herkes, o santim icin savasir. o santim icin tirnaklarimizla bogusuruz. cunku birbirine eklendiginde kaybetmek ile yenmek arasindaki farki belirliyecek! olmek ile yasamak arasindaki farki!

sunu bilin: her oyunda olmeye hazir olanlar o santimi kazanacaktir. bundan sonra bir hayatim olacaksa nedeni, o santim icin savasmaya ve olmeye hazir olmamdir. yasamak budur iste. yuzunuzun onundeki onbes santim! bunu yapmanizi sagliyamam. çevrenize bakin! gozlerine bakin! sizinle beraber o santim icin savasacak birini goreceksiniz. kendisini o takim icin feda edebilecek birini goreceksiniz. gerektigi zaman ayni seyi sizin de onun icin yapacagini bildigi icin. iste bu hayattır. ya hepiniz tam olarak duzeliriz. yada birey olarak ölürüz.
(bkz: bumerang)