bugün

kısa boylu, baş örtülü, üzerinde hava durumuna göre uzunca bir pardesü ya da yelek olan, iki elinin arasında cüzdanıyla iki yana yatarak yürüyen teyze türü. genelde tek dolaşmazlar. bitişik ya da üst kat komşularıyla gezerler. yurdumun neresine giderseniz gidin, pazarlarda rastlamak mümkündür.
sosyal hayatları semt pazarları üzerine kurulmuş teyzelerdir. pazarlar onlarla şenlenir.

almasalar da her şeyin fiyatını sorar, bir güzel karıştırırlar yığınları. bulundukları yerde kurulan bütün pazarlara sızarlar: pazartesi pazarı, salı pazarı, çarşamba pazarı, bit pazarı, sosyete pazarı, hanım pazarı...

pazarcılar da tanır artık bunları. bu teyzeler ahbaplarıyla bile pazarda görüşürler, hal hatır sorar, havadis alırlar. sevilecek, zararsız teyzelerdir.
pazarda gözü kararan teyzedir aynı zamanda. hedefi olan kumaş tezgahına ulaşmak için herkesi ezebilir... teyze bi dur, bi sakin ol.
tezgah önlerinde öbek halindeki kalabalıkta akranlarıyla 'kapış' yapan teyzedir. on kaplan, yüz beygir, 300 spartalı gücündedir. kaç dirsek darbesi yedim ben bundan, kaç defa tezgaha yan yan yaklaşırken ayağımı çiğnedi savaş arabasının tekeri ile. ses etmedim, pes de etmedim fakat ama lakin, etmem de. yine de cevap veririm, 'kaça diyo kilosunu?' gibi dürtüklemeli sorularına ve gülümserim (-.-) japon gibi.
mutlu son...
pazarlık konusunda hiç çekinmesi olmayan üstelik ısrar etmeyi haddi bilen, kzıgın tavırlı, azarlar ve patlar tarzda konuşmasıyla pazarlarda klasik bir tipleme edasıyla dolaşan alıştığımız teyze modeli.
(bkz: ezergeçerus)