bugün

su iyice bulanmadan durulmaz başlıklı yazıdır.

--spoiler--
Sosyal devletin çoktan ölmüş olduğunu Soma katliamı herkesin kafasına vura vura öğretti. Ülke genelinde çocuk işçilerin perişanlığı da bu vesileyle ortalığa saçıldı.. Fikir ve düşünce özgürlüğünün yerlerde süründüğü bu memlekette, adalet ve güvenlik ise “saldım çayıra” oyun’unu sahneliyor.. Borç borç borç, herkes borcuna sarılmış!. Her konuda korku, sadece bacayı değil, evin her tarafını sarmış.. Böyle olunca da bir yenilik ve değişimden ödü kopuyor..

Türkiye hızla bölünüyor ama hala insanlar, işe yaramaz laflarla bir birbirlerini avutma yarışındalar. “Ben de mutlaka bir şey yapmalıyım, bunun bir yolu olmalıdır” diye asla düşünmüyor.. Yeter artık bu kolaycılık!.
Sürekli eylemde bulunan PKK bir gün önce, Şırnak Beytüşşebap’ta askeri ve sivil araçlardan oluşan bir konvoyun yolu üzerinde uzaktan komutalı mayın patlattı. iki araç hasar gördü. (Bunu yapan PKK’lılar en fazla 40-50 metre uzaktadır.) Yaptılar da sonra ne oldu?.

Diyarbakır’ı Bingöl ve Muş’a bağlayan iki ayrı noktada PKK’lılar yol kestiler. iki zırhlı araç hasar gördü. (Yol kesmede, yola inen PKK’lı sayısı en az 6-7 kişidir. Sırtlarda ise onları korumak için mevzilenen en az 15-20 PKK’lı vardır.) Peki, sonra ne oldu?.

Hakkari Dağlıca bölgesinde PKK’nın Dağlıca’da konuşlu birliğe doğru mevziler hazırladığı tespit edildi. iki tarafta ağır silahlar dahil birbirlerine ateş açtılar. (Mevzi kazdıkları bölgenin gerisinde PKK’nın en büyük yurtiçi kamplarında biri olan Oramar kampı var ve bu kamp K.Irak’taki merkez kamp olan Mezi Karyaderi-Avaşin kampına bağlıdır. Bu mevzi hazırlığı şu demek: Bir, Dağlıca’ya koşullar uygun olması halinde baskın yapabilirler. iki, zaten boşaltılmamış olan Oramar kampına yapılacak takviyeleri uzaktan örtmek.)
Eeee, sonra ne yapılması gerekirdi? Yapılan bir şey yok!. Bu günlerde, düzenin temsilcileri neyle meşgul? Cumhurbaşkanlığı için mucize aday peşindeler.. Neymiş? Herkes tarafından kabul görsünmüş? 80 yıllık, 40 yıllık parti olup da, kendi içeresinden bir Cumhurbaşkanlığına layık adam çıkaramayıp da kapı kapı dolaşmanın adı, acz’dir acz..

Önce, kanun sakat!. Hem halk seçecek deniyor, hem de bu muhteremler kimi öne sürerse, halk zorunlu olarak ona oy vermeye mecbur kalacak.. Böyle şey olur mu? Adam gibi kanun şöyle olur: “20 Milletvekilinin teklifi yanında, halktan bir milyon kişinin imzası ile de Cumhurbaşkanı adayı teklif edilebilir.” Sanki, partileri dışında 20 milletvekili bir kişinin aday olması için teklif yapabilirmiş gibi, milleti angut yerine koyan bir yasa var şu anda..

Bu da yetmiyor, bazı gazeteler sitelerinde anketler yapıyor. Memlekette kim varsa listeliyor, bazı isimleri göstermemek için de ne yapacaklarını bilemiyorlar!. Bunların bazıları da güya AKEPE’ye karşı olan gazeteler!. Yurtseverliğin birinci niteliği erdemli olmaktır, yanar döner olmak değil!. Dürüst olun dürüst, fırıldaklığın alemi yok…

Anlaşılan şu ki, su iyice bulanmadan durulmayacak!.
--spoiler--

osman pamukoğlu
hak ve eşitlik partisi
genel başkanı

http://hepar.org.tr/su-iyice-bulanmadan.aspx
Paşa gerçekleri tokat gibi yazmış.