bugün

çok heyecanlıdır. hele hele, "...ama günahı boynuna?" soru cümlesini duyduktan sonra gelişen o sıcak anlar insana yeryüzünde cennet iklimini teneffüs ettirir. gençlik dönemindeyken karşıma çıkıyordu hep böle arıza kızlar. ne kadar problemli, sorunlu, giderli kız varsa memlekette illaki üzerinde araştırma yapmışımdır dönem dönem. yine bunlardan birisiydi bu kız. çok tatlı, çok güzel ama bir o kadar da saftı.saf olması laf aramızda hoşuma gidiyordu, çok basit bir şekilde kandırılabiliyordu da aşırı olduğu zaman zoruma gidiyordu, kendime yakıştıramıyordum.

en iyi sivilce ilacı spermdir tezimin kobaylarından birisiydi hatta bu saf kızımız, neyse, evde bekliyorum kız arkadaşı, family guy izliyorum o sırada, gülmekten altıma sıçmak üzereyim kapı çaldı, kapıyı açmaya giderken bir yandan gözüm tv'de, vücudum girebi şeklini alana kadar eğildim tam o sırada, stewie griffin, "i smell death on you." dedi. altıma sıça sıça kapıya gittim, "neden gülüyorsun?" diye sordu anında. "roman polanski's ass" dedim. tekrar gülme krizine girdim, elinden tutup yatağa doğru götürüyordum ki o sözü söyledi,

- niyetliyim ben!

başımdan aşağı kaynar sular döküldü. niyetli olduğu için sevişmeyi reddeden bir kız hem de saf bir kız. tek bir kelime söyledim ona, ne olduğu önemli değil hemen ardından şunu ekledi,

-günahı senin boynuna ama tamam mı?

"tamam" dedim, gülümseyerek. "neden gülüyorsun? bak yemin et günahı senin boynuna tamam mı?" diye yineledi sorusunu. "tamam bu ve hatta işlediğin bütün günahlar benim boynuma allah'ım lütfen" dedim. kendimi bir anda altta buldum, o nasıl bir şehvetmiş kızın içindeki, o nasıl bir birikmiş libidodur inanamadım.

bu "günah" kavramı çok şeyleri kaçırmamıza sebep olurmuş meğer şu hayatta onu o gün anladım. arkadaşlara anlattığımda ise, "ne sandıydın?" dediler. ama bu öyle nefis mefis muhabbeti değil, farklı bir kolaj, farklı bir diem.
(bkz: sözlük yazarlarından porno hikaye kuşağı)
ağız kokusu nedeniyle gerçekleştirilmesi önerilmeyen bir eylemdir. kalgon reklamındaki bilim adamı çakması amca öyle dedi.
oruçlu olan sevişgen kişinin 61'i kazanması demektir. ( orucu bozan kişinin onu telafi etmesi için 61 gün oruç tutması eylemi )