bugün

normaldir.

türkiye'de şeriat "beklenen" değil, "ılımlı" bir biçimde yaşatılan bir yönetim biçimidir.

yoksa tekbirle kafa kesen, kadını recm eden, namazı orucu yasal zorunluluk haline getiren şeriatı bekliyor değiliz.

türkiye'deki şeriatçılık, vahşi kapitalist düzenin ihtiyaçlarına uygun olarak toplumsal düzene uyarlanıyor.
yani "hak hukuk" kavramlarının yerine "şükür ve tevekkül"ü, "yurttaşlık ve sınıf bilinci"nin yerine de "ümmet ve kulluk" bilincini yerleştirerek çok daha kolay sömürülebilecek bir toplum yaratılabilir. iktidardakiler ve memurluğunu yaptıkları para babaları da bunun farkında.
zina yapanı vinçle astık diye şeriat gelmiş olmuyo ya. hep bu laikçiler.