bugün

Medet umduğunuz Muharrem incenin gerçek yüzü.azıcık araştırın ve doğruyu görün.
Dün bütün gün TBMM'deydim, içişleri Bakanı'yla ilgili önergeye tek 'evet' oyu veren Ankara Milletvekili Mehmet Zekai Özcan ile röportaj yaptım. Yakında bu sayfadan okursunuz. Röportajdan çıkışta CHP Yalova Milletvekili Muharrem ince'den sözlü tehditler aldım ama umurumda değil. Demirden korksaydım trene binmezdim

Yaşar Okuyan, dönemin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı'ydı, ben de SSK Genel Müdürlüğü Sigorta Teftiş Kurulu istanbul 1 No'lu Grup Başkanlığı'nda müfettiştim. Şimdiki CHP Yalova Milletvekili öğretmen Muharrem ince de hem CHP Yalova il Başkanı hem de bir özel dershanenin sahibi ve yöneticisi idi.

Muharrem ince, Yalova'nın girişine YAŞAROVA yazdırdığı için Yaşar Okuyan'la husumet halindeydiler. Benim bağlı olduğum teftiş kurulunu bürokratik hiyerarşide bir basamak aşağıya indirme çabaları içinde olduğu için de ben dahil bütün sigorta müfettişleri, Bakan Okuyan'a diş biliyorduk. Hatta, Muharrem ince kendisini 1 sevmiyorsa ben 10 sevmiyordum.

FAKSLA GELEN iHBAR DiLEKÇESi

Bağlı olduğum grup başkanlığı bana beş adet denetim gerekçesi vererek Yalova'ya gönderdi. Denetim gerekçeleri içinde bir tanesi ilginçti; normalde yasal olarak dikkate alınmaması gereken faks ile gönderilmiş ihbar dilekçesi kayda alınmış ve bana da denetle emri verilmişti. işte bu emir, Muharrem ince'nin sahibi olduğu dershaneyle ilgiliydi. Faksın gruba girişi değil bana verilen emir olduğu için dikkate almak zorundaydım. O hafta pazartesi sabahı istanbul'dan Yalova'ya geçtim ve diğer 4 işi bitirdim, en son dershane kaldı. Saat 16.00 suları idi. Dershaneye girdim, müfettiş kimliğimi gösterip denetime geldiğimi ifade ettim. Aslında tek derdim, bir an önce işimi bitirip gitmekti ama olmadı. Beni dershane sahibi ve müdürü Muharrem ince'nin odasına götürdüler. Bir ayağı kırık ve alçılı olan ince'ye kendimi tanıttım, kendisi de "Çay içer misin" diye sordu. işimi bir an önce bitirme amacıyla teşekkür eder etmez hiddetlenen ince, "Seni Yaşar Efendi mi gönderdi, sen kimin adamısın, sana burayı denetlettirmem" dedi. Durumu kendisine anlatıp işimi zorlaştırmamasını, sadece 10 dakikalık bir işimin olduğunu ısrarla söylememe rağmen izin vermeyince, durumu polise haber verip yasal olarak yardım etmelerini talep ettim.

iNCE'YE EPEY CEZA ÇIKTI

Denetim sonrasında dershanede 10'dan fazla emekli öğretmenin kayıtdışı olarak yıllardır sigortasız çalıştırıldığı ortaya çıktığı gibi hiçbir öğretmen için o gün yürürlükte olan Tasarrufu Teşvik Fonu (TTF) ve Konut Edindirme Yardımı (KEY) ödentilerinin yapılmadığı ortaya çıktı. Dershanenin 10 yıllık incelemesi sonrasında da yanlış hatırlamıyorsam o zamanki parayla 100 milyar liradan fazla borç çıkarıldı, ceza kesildi. Sonunda olay, Muharrem ince tarafından mahkemelere intikal etti ama benim bildiğim bütün mahkemeleri kaybetti ve hepsini ödedi.

Öte yandan, bir siyasi parti il başkanının dershane müdürü olması ise yasaktı, bu da ortaya çıkmıştı.

ÖĞRETMEN DE OLSA EMEKLiLER SiGORTALI OLURLAR

Dün, TBMM bahçesinde CHP Milletvekili Şahin Mengü ile selamlaştık ve tokalaştık, yanında da Muharrem ince vardı. işte o sırada ince, bana dönüp "Seni unutmadım, cep telefonun da bende kayıtlı. Elime fırsat geçerse, ki geçecek, sana göstereceğim, burnundan fitil fitil getireceğim" dedi. Ben de kendisine "Ben de sizi unutmadım sayın vekilim, emekli 10 öğretmeni 10 yıl boyunca sigortasız çalıştırmıştınız, ben de görevimi yapmıştım" dedim. Karşılıklı sözlü atışmadan sonra "Emekli öğretmenler sigortalı olmazlar, yapmazlar" deyince buradan bir kez daha kendisine ders vermek vacip oldu.

ister öğretmen olsun ister işçi, emekli olduktan sonra bir işveren yanında çalışıyorlarsa, o kişilere ödenen ücretler defterlere gider olarak yazılır ve SSK'ya da sosyal güvenlik destekleme primi (SGDP) ödenir. Bunu bilmeyen işveren de olmaz. Hadi bilmiyorsun diyelim, o öğretmenlere ödediğiniz ücretleri, o öğretmenler üzerinden kazandığınız paraları kayıtlı düzene sokmamanın da mı doğru olmadığını bilmiyorsunuz.

Hadi bunları bilmiyorsunuz da şimdi beni neyle tehdit ediyorsunuz, elinize yetki verilse beni asacak mısınız? Öldürecek misiniz? Dövecek misiniz? Ne yapacaksınız, gerçekten bilmek istiyorum.

forum.memurlar.net'den alıntıdır.