bugün

buram buram tasarruf kokan bir hareket. klasik anne tekniği.

evet, kek için gerekli malzemelerin tamam olduğu varsayılarak, kurabiyenin yapımına başlanır. un dökülür, şeker dökülür, margarin dökülür falan feskan neyse. şimdi sıra, karışımın ortasının havuz gibi açılmasına ve o deliğe kabartma tozunun dökülmesine gelmiştir. fakat o da ne? illa ki evde bir paket de olsa vardır denilen kabartma tozu, kahpe çıkmıştır. satışlardadır. yoktur hiçbir yerde. neyse, ufak bir iç burkulmasının ardından, evin küçük çocuğu kabartma tozu alınmaya gönderilir. arada geçen o boş dakikalar ise, telefonda birini arayıp konuşarak geçirilebilir. ve çocuk gelmiştir. artık kurabiye yapımına kalındığı yerden devam edilebilir.

"allah`ım sen beni bu kurabiye yapımında muvaffak eyle" diyerek dualar edildikten sonra "ya allah" deyip hamur yoğurma işlemine girişilir. fakat tam o sırada, yüzük parmaktaki alyansın çıkarılmadığı farkedilir. tühtür, hamur bulaşacaktır şimdi onun her tarafına. ufak bir tane daha iç burkulmasının ardından hamur yoğurmaya devam edilir.

hamur yeterince yoğurulduktan sonra, sıra tepsiyi yağlamaya gelmiştir. evet, tasarruf kokan hareketimiz bu esnada devreye girecek ve tepsi, birma marka margarin paketinin iç tarafı ile bir güzel yağlanacaktır. afiyet olsundur.
yazarın hikayede kekle başlayıp kurabiyeyle devam etmesi ve kurabiye yaparken tepsi yağlaması son derece garip değilmi.
lmao
güncel Önemli Başlıklar