bugün

abouvv konu taşşaklı haa. öyle kolay geçiştirilemez. biliyorsunuz, sabri sarıoğlu tarzı orta açmak diye bir deyim var artık dünya futbolunda. geçenlerde fifa başkanı sepp blatter futbolun artık sanayileştiğinden, spor olmaktan çıktığından bahsederken gözyaşları içinde bu deyimi dillendirmişti ve "keşke herkes sabri gibi olsa!" diye de eklemişti..

işte bu denli önemli bir futbolcunun en belirgin özelliğini mahalle maçına taşımaktan bahsedeceğiz biz. eğer maçta atan alır kuralı geçerliyse, eylemi gerçekleştiren kişinin çok efor sarfedeceği aşikar. zira bu şekilde yapılan bir ortanın hedefi bulması imkansız bildiğiniz üzre.. dağlara taşlara gitmeli top.

bu bağlamda düşününce, yokuşun aşağısına, başka bahçeye veya uzaklarda bir yere giden topu alıp gele gele iflahı skilir adamın. takati kalmaz maç için.. hele ki mahallenin büyükleri de oyuncular arasındaysa, zırt pırt oyunun durması sebebiyle, ortayı açanın ağzına gözüne girişmeleri de muhtemeldir. hiç kimse kınayamaz bu hareket için onları..

velhasıl; zordur sabri sarıoğlu'nun futbol algoritmasına ayak uydurmaya çalışmak. yetenek(sizlik) ister..
(bkz: ayirt edici bir turk ozelligi olan orta yapamamak)
top sürekli bahçeye kaçtığı için, dayanamayan bahçe sahibi sinirli teyze tarafından topun kesilmesiyle, maçın sonuca ulaşamayacağı eylemdir.
(bkz: mahalle maci yapmak)
ümit özat tarzı orta açmanın bir sonraki aşaması olarak kabul edilesi olan orta açma biçimidir.
inşaata, mezarlığa, yan bahçeye kaçan topu almak zorunda kalmaktır. sonuçlarına katlanıp, kötü anılara sahip olmaktır.

(bkz: atan alır spor)
çok evladımızın toplumdan tiksinmesine yol açmıştır.

(bkz: topun inşaata kaçması)
eğimli bir yerde maç yapılıyorsa atan alır mantığıyla bayır aşağı deli gibi koşmaya neden olacak olay.
direk futboldan soğutur.
bidahaki attım yuttum olayında en son seçilen insan olur.
Sivas maçında Ali Turan tarzı orta açamamak deyimi kulaklara çalındığından dolayı Sabri Sarıoğlunun tarzı özlenmiş, taktir edilmiştir..
(bkz: aynı hızla)