bugün

Libya'yı aylardır bombalayan işgalci güçler, kendileri de gerici, ırkçı ve yağmacı olan Libyalı işbirlikçilerle birlikte istanbul'da toplandı. "Temas Grubu" toplantısında Ahmet Davutoğlu, müdahaleye yalanlarla arka çıktı.

Toplantıya 32 ülke, 7 uluslararası kuruluş ve Libya Ulusal Geçiş Konseyi temsilcilerinden oluşan toplam 40 heyetin katılıyor. 32 ülkeden 18'i dışişleri bakanı düzeyinde temsil edilecek. ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton da toplantıya katılmak için istanbul'da.

Açılış konuşmaları Türkiye ve BAE'den
Zirvede açılış konuşmalarını bölgenin ABD'ye yakın biz dış politika yürüten ve Arap Baharı sürecine doğrudan müdahil olan ülkelerinden evsahibi Türkiye ile Birleşik Arap Emirlikleri temsilcileri yaptı.

Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, konuşmasında Libya'da sivillerin korunması konusunda çok fazla yol katedildiğini iddia etti. Libya Başsavcısı Muhammed Zikri Mahcubi'nin dün yaptığı açıklamaya göre Mart ayının sonundan bu yana Libya'da hava bombardımanları nedeniyle 1108 kişi öldü, 4537 kişi yaralandı. Mahcubi, bu zarar nedeniyle NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen'i insanlık suçundan yargılamayı düşündüklerini söyledi.

Artık Libya'daki Ulusal Geçiş Konseyi'nin daha geniş bir uluslararası kabul görmüş durumda olduğunu vurgulayan Davutoğlu, şöyle devam etti: "Ancak daha güvenilir ve halkın meşru taleplerine cevap veren bir geçişin oturtulması çok önemli. Bu konudaki başarılarımızı görerek çatışma çözümü konusuna yoğunlaşmamız gerekiyor. Bu maksatla, BM Güvenlik Konseyi kararları uyarınca, Trablus rejimi üzerindeki baskılarımızı sürdürmemiz lazım. Bu, Ulusal Geçiş Konseyi ile işbirliği içinde yapılmalı."

Oysa BM'nin söz konusu kararları, kesinlikle Libya'da bir rejim değişikliğini öngörmüyor. Davutoğlu, başından bu yana ingiltere, Fransa ve ABD'nin söylediği yalanı istanbul'daki toplantıda tüm dünyanın gözü önünde tekrar etti.

Yağma çağrısı
Davutoğlu'nun konuşmasında vurguladığı bir başka mesele, Libyalı muhaliflere mali kaynak sağlanması konusu oldu. Davutoğlu, Libya Temas Grubu'ndaki bütün tarafların belli bir yüzde ile katkıda bulunarak ülkelerinde dondurulmuş Libya mevduatlarının belli bir kısmının serbest bırakılmasını ve 200 milyon dolarlık bir yardımın temin edilmesini sağlaması gerektiğini kaydetti.

Davutoğlu'nun sözünü ettiği "dondurulmuş mevduatlar", Libya halkının, yani halihazırdaki devletin hazinesinin varlıkları. ABD ve batılı güçler, bu paraları alıp, kendi destekledikleri muhaliflerin eline vermek istiyor.

"3 milyar dolar destek verilsin"
Libya'da insani yardım bağlamında çok ciddi sıkıntıların devam ettiğini söyleyen Davutoğlu, "Bu istikrarsız şartlar dahilinde ülkenin kamu hizmetlerinin ve tedarik hatlarının düzgün devam etmesi zorlaşmakta ve Trablus rejiminin devam eden saldırıları da Kaddafi kontrolü altında yaşayan halkın hayatını çok zorlaştırmaktadır. Mübarek Ramazan akabinde bu şartlar bizim insani destek çabalarımızı da bu ay içerisinde dayanışmayla artırmamızı zorunlu kılmaktadır. Bu bağlamda, Libya Ulusal Geçiş Konseyi'ne üç milyar dolarlık destek sağlanmasını, bunun adil dağıtımının Ramazan zarfında Trablus ve Bingazi'de yapılmasını hedefliyoruz. Bu destek sadece insani maksatlarla kullanılacaktır" diye konuştu.

Türkiye, toplantıda Libya'daki sorunun çözümü için bir yol haritası da önerecek. Yol haritasında 1 Ağustos'a kadar ateşkes ilan edilmesi kararı da var. Fakat Kaddafi rejiminin kesinlikle gitmesini isteyen ve devletin paralarını muhaliflere teslim etme çağrısı yapan AKP hükümetinin bu ateşkes çağrısının niye kabul göreceği konusunda netlik yok.

Türkiye muhalifleri desteklese ve NATO müdahalesinin parçası olsa da, geçtiğimiz haftaya kadar Trablus'ta da temsilcilerini tutuyor ve Kaddafi hükümetiyle temasını sürdürüyordu. Geçtiğimiz hafta Davutoğlu'nun Libya'ya ziyareti sırasında temsilcilerin geri çekileceği ve sadece Geçiş Konseyi'nin Libya'nın meşru temsilcisi olarak tanınacağı açıklandı.

"Baskıları artırmak gerek"
Davutoğlu'nun ardından, Arap Baharı sürecine batı yanlısı müdahalenin Türkiye dışındaki diğer odağı sünni Arap Körfez monarşilerinden Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) Dışişleri Bakanı Şeyh Abdullah Bin Zeyd El Nahyan, "Kaddafi rejiminin iktidarda devam etmesi, Libya'da istikrarsızlığa ve güvensizliğe ve Kuzey Afrika'da istikrarsızlığa sebep olmaktadır. Bu yüzden bu rejim üzerinde daha fazla uğraşmak, baskıları artırmak gerekmektedir" dedi.

Libya halkı için bağışların uygulamaya geçtiğini belirten El Nahyan, mali katkı yapmayı taahhüt eden devletlerden katkıların gelmeye başladığını anlattı. El Nahyan, "Bugünkü uluslararası tarafların aktif bir şekilde çalışması ile istikrar ve yeniden Libya'nın imarı için taahhütte bulunulmaktadır. Bu siyasi geçişin bütüncül bir bakış açısıyla yapılması ve Libya ile ilgili yol haritasının çizilmesi gerekiyor. Bir ve bütün bir Libya'yı bekliyoruz. Güven ve istikrar içinde, barışçıl yaşayan, tabii kaynaklarını kullanabilen ve halkına gerçek bir kalkınmayı sağlayabilen bir Libya istiyoruz. Libya halkı çok çekti ve hala çekmektedir" diye konuştu.

italya Dışişleri Bakanı Franco Frattini ise bundan sonra BM Genel Sekreteri'nin Libya Özel Temsilcisi Abdelilah El Hatip'in görüşmelerden tek sorumlu kişi olmasının kararlaştırıldığını, bu konuya Libya Temas Grubu toplantısının sonuç bildirgesinde de değinileceğini bildirdi.

Eylem de yapıldı
Toplantı öncesi 40 kişilik bir grup, Libya'ya destek eylemi yaptı. Türkiye hükümetine teşekkür eden grubun açıklamasında "Kaddafi'nin yakalanıp çocuk, kadın ve yaşlıların katili olarak adalete teslim edilmesi için Libya'daki muhaliflerin silahla güçlendirilmesini ve desteklenmesini istiyoruz" denildi.

Rusya ekseni
Libya konusunda gündemde olan bir diğer konu, Rusya ve Çin'in tavrı. iki ülke de Libya'daki batı müdahalesine mesafeli davranıyor. AKP, bu iki ülkeyi de istanbul'daki Temas Grubu toplantısına davet etti, fakat iki ülke de davete iştirak etmedi.

ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'ın istanbul'a geldiği uçakta ABD'li yetkililer, uluslararası basın mensuplarına brifing verdi. Bu brifingte ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilileri Rusya'yla Libya konusunda aynı hedefi paylaştıklarını savunarak, Rusya'nın da Temas Grubu'na katılımını arzuladıklarını ifade etti.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ise, geçtiğimiz günlerde Kazakistan'a yaptığı gezide "Temas Grubu kendi kendisine göre tayin etmiş ve niyeyse BM kararının nasıl yerine getirileceğinden kendini sorumlu kılmış bir yapı. Uluslararası hukuk açısından hiçbir meşruiyeti yok" demişti. Lavrov, Çarşamba günü Clinton'la yaptıkları uzun toplantının ardından da Rusya ile ABD'nin Libya konusundaki tutumunun tam olarak aynı olmadığını söylemişti.

Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Hong Lei ise zirveye katılmamalarını "Bu temas grubunun işlevi ve operasyonel yöntemi daha çok incelenmeli" şeklinde açıkladı.

(soL - Dış Haberler)
türkiye'nin bu emperyalist haramiler sofrasına oturması, türkiye tarihi için kara bir lekedir. böyle bir haramiler sofrasında sözümona bir yönetci olmaktansa, bu sofranın mümkün olduğunca uzağında acından ölmek yeğdir.

evet, bu kadar idealist düşünmek gerekir. abd ve batı emperyalizminin hakimiyetini güçlendirecek her şeye destek vermekten kaçınmak gerekir. evet, kaddafi iyi bir adam olmayabilir, şu olabilir, bu olabilir ama, batı emperyalizmiyle savaşmaktadır. onun için, yeniden;

(bkz: kaddafi seninleyiz)