bugün

+ lavabo nerede acaba?
- sağdan ikinci kapı.
dakikalar sonra...
- ne yaptın bu kadar ya?
+ lavaboya sıçtım geldim.
- klozet vardı, ama neyse.
başıma gelen bir hadise;
internet cafe sahibi bir abimiz beni çağırdı, bak allahaşkına diye, gözlerime inanamadım adamın biri pisuvara sıçmıştı, asıl enterasan olan abimizin olayı yorum şekliydi.
- yav anladık sıkıştın sıçacaksın, ama kardeşim o sıkışıklıkta pisuvara sıçacak dengeyi, kondisyonu kendinde nasıl buluyorsun, adam resmen ayakta sıçmış yahu.
küçiktim.bebam muhafazakar dindar evliyaydi.nolmişti bişiy olmişti korkmişidim.'git abdestini boz gel' demişidi.bende dizimdeki kabuk tutmuş yarayı kanatmış geri gelmişidim.'hayır evlat,işemeliydin' demişidi.bu ince bir nezaketti neden sonra anladım.

-lavabonuz var mı?

-elinizi mi yıkayacaksınız?

-farkeder mi?

-tuvalet arızalı da.

-tamam işte bende zaten lavaboya zıçacaktım.ninja eyutumu aldım.yıkaması kolay oliyu.

-eğitim şart.
lavaboyu tıkar.
kötüdür yapmayın.
neden anlatıyorum.
lise 3teydim. o zamanlar okula spor lisesi diye tabir edilen ter kokulu yaratıklar gelmişti. sanat okulunda terli çirkin tipler.
her neyse.
bi haber duyduk lise 1'deki basketbolcu oğuzhan erkekler tuvaletindeki lavaboya sıçmış diye.
annesi çağırılmıştı kadın kendi temizlemişti. sonra ne oldu bilmiyorum. uzaklaştırma almıştı sanırım.
çok yanlış anlamış çocukcağız çook.
tuvalet yerine lavabo terimi kullanan insanlar garipsenirken, aslında lavabo terimini kullanan insanların da tuvalet teriminin garip gelmesidir.

(bkz: tuvalette yüz yıkamak)

-tuvalete ne tarafta?
-soldan 2 kapı.
dakikalar sonra..
-naptın bu kadar ya?
-tuvalette yüzümü yıkadım geldim.
-lavabo vardı, ama neyse.

düzeltme: anlam karmaşası.