bugün

islam'ın kutsal kitabı kuran'da olmamasına rağmen varmış gibi gösterilen bir kısmı diğer dinlerden geçme bir kısmı ise islam'ı kullanarak saltanat kuran hükümdarların uydurması olan "yalanlar rüzgarı"dır. bu yalancılık islam'ı şirk dini haline getirmiştir. hazreti muhammed efendimizin hazreti musa ve hazreti isa ile aynı akıbete uğraması çok acı vericidir.

bu yalanlardan bazıları şunlardır:

1) "allah alemleri hazreti muhammed aşkına yarattı." yalanı: bu konuda kuran'da hiç bir ayet yazılı değildir. bırakınız ayeti ima dahi yoktur. öylesine ayetler vardır ki allah hazreti muhammed efendimizi çok ciddi bir biçimde ikaz eder. ayrıca allah'ın bir şeyleri var etmek için birilerinin aşkına ihtiyaç duyması kuran boyunca anlatılan ve betimlenen allah'a aykırı bir görüntüdür. bu yalan , hazreti isa efendimizi tanrı yerine koyan hristiyanların islam'ı çürütmek için dinimize soktukları bir zehirdir.

2) "hazreti isa'nın yeryüzüne tekrar ineceği ve hazreti mehdi adlı bir peygamberin ortaya çıkacağı" yalanı: kuran'da kesnlikle yer bulmayan bir olaydır. hazreti muhammed son peygamberdir. hazreti isa o'ndan önce gelmiş ve canına kastedilince allah tarafından huzuruna kaldırılmıştır. ancak bir daha yeryüzüne gelmesinden söz edilmemektedir. mehdi diye birinden, gelmesinden, gitmesinden de bahsedilmemektedir. bu yalan da hristiyan işidir. çünkü onlar nil ve dicle arasında büyük israil kurulduğunda hazreti isa'nın geri geleceğine inanırlar.

3) "cennetin dilinin arapça olduğu" yalanı: kuran'a isnat edilen en melun yalanlardan bir tanesidir. emevi işidir. amaç kuran'ın diğer dillerde okunup anlaşılmasına ve halkın zalim yöneticilere karşı çıkmasına engel olmaktır. oysa allah kuran'ın arapça olmasının nedenini muhataplarının arap olmasından başka bir şeye bağlı olmadığını kuran'da defalarca belirtmiştir. bu yalandan yola çıkarak düşündüğümüzde herşeyi yoktan yaratan allah sadece arapça bilmektedir. oysa kuran bir manadır. kuran başka dilde okunamaz demek suretiyle arapçayı kutsallaştırmaya çalışmak ve o'nu kuran'a yalan söyleterek cennet dili ilan etmek kuran'ın manası yoktur demektir. (bu son söz imamı azam'ındır.)

4) "kabir azabı ve kabirde sorguya çekilme" yalanı: emevi zihniyetinin yarattığı korku imparatorluğunun en şeytani yalanlarından bir tanesidir. kuran'da geçmeyen bir olaydır. allah kuran'da cehennem azabından başka bir azaptan bahsetmemektedir. sorgunun ise ancak kıyamet günü olacağı defalarca geçmektedir. ölümün ancak bir uyku hali olduğu ve kıyamet günü bütün ölülerin yeniden diriltildiklerinde "bizi uykumuzdan kim uyandırdı" diye söylenecekleri bildirilmektedir. bu şekilde söylenenlerin bir kısmının kafirler olacağı açıkça dile geitirlmiştir. peki kabirlerde azap görülecekse-görülüyorsa kafirler niçin rahatları bozulmuş gibi davranmaktadırlar?

hangi bir yalanı sayayım daha? bu söylediklerime karşı çıkanlar bana hadislerle gelmesinler. unutulmasın ki hazreti isa efendimizin ardından pavlus adlı o'na inanan bir zat çıkıp o'nun hayatını yazdı ve isa'yı tanrı yerine geçirdi. kuran'a söylettikleri yalanlar bir bir çürütülenler o'nun tebliğicisi hazreti muhammed mustafa efendimize de yalan söyleterek günahlarını artırmasınlar. sizin bu söylediğiniz küfürlerden alemlerin rabbi allah'a sığınırım!
fikirler dogrultusunda ayetler eşliginde ;

1: Biz seni alemler için yalnızca bir rahmet olarak gönderdik. (21/107) ( burda olan açılım tüm ümmet için rahmet peygamberi oldugudur). uyarma noktası ise devamlı surette hz isa durumuna düşülmemesidir. ilah yerine koyulmaması ve her daim olarak elçi oludugunu vurgulaması üzerinedir dogrudur. ama alemler için rahmet olarak indirildigi gerçegi ayette geçer.

2: açıklama yaptıgın cümle yanlıştır kuran da geçen son peygamber hz muhammedir. gelecek mehdi için nebi cümlesi kullanılır. peygamber ve nebi farkı vardır. kuran da geçen deccal gerçegine karşın ;

''Ve yukellimun nase fil mehdi ve kehlev ve mines salihîn''.Ali imran 46. ayeti yani (O, hem beşikte iken hem yetişkinliğinde insanlarla konuşacak, hem de iyilerdendir) mehdi kelimesi beşik olarak gösterilmiş.yine buna bakarak

Meryem 29. ayet ayetinde Fe eşarat ileyh, kalu keyfe nukelimu men kane fil mehdi sabiyya.(Bunun üzerine ona işaret etti, beşikteki bir bebek ile nasıl konuşuruz dediler) burdaki mehdi yine beşik manasında kullanılmıştır.

tam olarak mehdi hz isa ile kullanılmıştır ama hz isanın mehdi olarak gönderilecegi yazmamıştır. burda dikkat edilmesi gereken mehdi bir peygamber degil bir nebidir.

3:cennet dilinin arapça olucagına dair genel bir ayet yoktur. yalnız hadislere dayanarak bu kabul görür. çok takılacak bir durum degil aslında ordaki dil.

4:kabir azabı olarak geçmese bile peygamberimizin övgüsüne erişmiş alim Hz. ibn-i Abbas'ın tefsirinde danka kelimesi kabir azabı olarak yer almıştır.ayet olarak şunlar yeterli gibidir ;

Firavun ve adamları sabah-akşam ateşe atılırlar. Kıyametin kopacağı gün de denilir ki; Firavun hanedanını ateşin en şiddetlisine sokun" (Mümin Suresi, Ayet 46 )
-"O zalimleri ölümün pençesinde çırpınırken ve melekler ellerini uzatıp `Haydi verin canınızı, ALLAH hakkında söylemiş olduğunuz asılsız, yakışıksız sözlerden ve O'nun ayetlerine karşı kibirlenmelerinizden dolayı bu gün onur kırıcı bir azaba çarptırılacaksınız' derlerken görmelisiniz." (En'am Suresi, Ayet 93)

-"Fakat melekler, onların yüzlerine ve sırtlarına vura vura canlarını alırken acaba halleri nice olur?" (Muhammed Suresi, Ayet 27)

-"Her kim de benim zikrimden (Kur'ân'dan) yüz çevirirse, (bilsin ki) ona dar bir geçim vardır ve onu kıyamet günü kör olarak haşrederiz.
Diyecek ki: "Ey Rabbim, beni niçin kör olarak haşrettin. Oysa ben, gören bir kimse idim?"
ALLAH: "Böyledir, sana âyetlerimiz gelmişti de onları sen unutmuştun, bugün de öylece unutulursun" der.
Ve işte haddi aşıp Rabbinin ayetlerine inanmayanları Biz böyle cezalandırırız ve elbette o ahiret azabı daha çetin ve daha kalıcıdır."(Taha Suresi, Ayet 124-127)

tabi en dogrusunu yine yaratan bilir.
dinin peygamberini yoksayan söylemdir.*
sarık-sakal-cüppe triosunun da yardımıyla kendini alim diye kakalamış bir sürü ruh hastasının birbirinden psikopatça yorumlarıdır. ayrıca daha da bir psikopatlık örneği göstererek asırlar önce bile topluma zararlı olan bu yorumları günümüze aynen aktarmaya çalışanların söylediği yalanlardır.
birileri okuyup anlamaya çabalarsa, sol frame'deki anlamsız tartışmalar ve yobaz sayısında bir azalma gözlemlenecektir.
(bkz: açılın ben yobazım)

şimdi bu hadislere saldırma mantığını anlamıyorum. salak herifler, şimdi bu hadisler olmasa, namazın 5 vakit olduğunu, orucun 30 gün olduğunu bile bilemeyecekler. hadisleri aradan çıkarınca, ortada islam diye bir şey kalmıyor ki? (bazıları bu yüzden, hepsini çıkarmıyor, kafasına göre ayıklama yapıyor.)

bırakın arkadaşım bu işleri: kur'an'ın mutlak tatbik sistemini gösteren hadislerdir. onlar olmasa kuran da yoktur...

ne kadar ilahiyatçı reformist varsa da taa amına koyim! adam olun da cübbeli'den öğrenin lan bari!