bugün

kredi kartı çılgınlığı, yada mecburiyeti. ülkemizde yüksek büyüme hızlarından nedense pay alamayan ve yıllar geçtikçe fakirlik sınırından açlık sınırına doğru hızla ilerleyen ücretli kesimin ( işçi, memur vb. ) mecburi istikameti. televizyon reklamlarının büyük kısmını kredi kartı ve tüketici kredilerinin oluşturduğunu bilmem farkettiniz mi. bununla birlikte bankacılık ve finans sektörünün yabancıların eline geçmesi de cabası. gittikçe yoksullaşan bir halk, gittikçe borca, kredi kartına, tüketici kredilerine mecbur kalan bir halk ve üretmeyip borç vererek serpilen, serpilmekle kalmayıp devleşen bir sektör. devlet borçlu, devletin vatandaşı borçlu. kredi kartı çılgınlığı değil tamamen yaşamak için mecburen borca batmak derim ben buna.