bugün

Gece, yavaşça siyah mantosunu sürükler
Vapurlar, suya bırakılmış kütükler
Ufuk, banyo edilen bir fotoğraf camıdır...

Dağlar dudaklarını boyar pembe bir tüyle
Köprüde fersiz gözler açılır üzüntüyle
Sabah, ıstırap çeken kalplerin akşamıdır...

Kollarını gererken iş bekleyen bir sandal
ilk ışıklar açılır esmer sularda dal dal
Rüya görür kıyılar bir uyanık uykuda...

Gecenin bir mehtabı andırırken sonları
Gemi fenerlerinin ziyadan bastonları
Kaybolur ağır ağır kurşunileşen suda...

Paslı mızraklar gibi uyuklayan direkler
Bir gün yapacakları muhayyel cengi bekler
Uçuşur beyaz deniz kuşları alay alay...

Buruşuk bir deriyi andırır titreyen su
iner merdivenlerden ilk vapurun yolcusu
Uyandırır ihtiyar köprüyü bir tramvay...

SABAHATTiN ALi