bugün

24 yaşında adamım,okuduğum kitap sayısı 2000(ikibin) den fazladır,günde 3-4 saat arası kitap okumadan rahat edemem.yazları en az bir ayımı internet ve telefon olmadan köyde geçiririm,önemli maçlar öncesi kampa giren futbol takımları gibi kitap kampına girerim.ama hiç bir zaman okuduğum kitaplar üzerinden prim yapmaya calısmadım,kendim için okudum.siz de kendiniz için okuyun,kendiniz için bişeyler atın kafanıza.kitap okuma alışkanlığınız yoksa da,ya komünistlerle takılın yada paralelcilerle.zira en güzel okuma alışkanlığını bu iki kesim aşılıyor
bi de alın yanınıza birini,adalar vapurunda masmavi denize karşı ayaklarınızı vapurun demir parmaklıklarına atıp eliniz de yanınızdakinin omzundayken açın bi kitap okuyun,ne okudugunuzun önemi yok hem kitaptan hem de o andan keyif alın,işaretle orta parmağınızın arasında da ince kağıt içine fabrikasyon sarılmış tütün olsun,bi sigaradan çekin bi yanınızdakinin kokusundan,arada masmavi denize bakın ve 'keşke şu yol hiç bitmese yahu' deyin...
R leri söyleyemeyen kişi söylemi.

şaka bi yana haklı.
kesinlikle tarzıdır .
iyidir, güzeldir, hoştur lakin kitap okumaya çook sonraları başlamış, kitap alırken kapağına önem gösteren (çünkü kahveyle yanyana koyup resmini çekip instagrama atıp yanınada kitap okuma keyfi yazıcak ya hımınaaa) tipler bezdiriyor bizleri. umarım birgün gerçekten kitap okumanın tadına varırlar.
--spoiler--
ama hiç bir zaman okuduğum kitaplar üzerinden prim yapmaya calısmadım (bkz: ironi)
--spoiler--

ikinci olarak entry nin amacı anlaşılamamıştır yani sen öyle yapıyorsan bizde mi öyle yapalım ne demeye çalışıyorsun diye merak ettirir.