kisinin uzerine hatiralar yagmasi

bu talihsiz kişinin hayatını o anının zindana dönmesine neden olur... hatta intiharın bile eşiğine gelebilir ama az sabır ile güneşin yeniden doğduğunu görmesi mümkündür...

kişiler arasında kavga, karşılıklı birbirini kırma durumundan sonra pişmanlık, üzüntü duygusu üzerine gerçekleşendir.

kişinin üzerine kar yağsa lapa lapa dha az üşütür böyle durumda.

çaresi dinmesini beklemeken başka bir şey olmayacak durum. o esnada kişide bir şey yapacak derman yoktur. aslında yapılacak bir şey de yoktur.

zaman zaman olandır. kısa süreli yağışlar kabul edilebilir derecedeyken o hatıraların sel olup sizi götürme ihtimaline karşı su giderlerini zaman zaman kontrol etmeyi ihmal etmeyi unutmayın.

hayalkırıklığının tavana vurduğu, öfkenin ince ama keskin biçimde iç yaktığı zamanlarda gerçekleşendir. hatıralar bir sığınaktır, kişi ne zaman zora düşse rahatlamak için geçmişin güzel günlerini hatırlar.

rivayete göre kişinin ölmeden önceki bir kaç saniye öncesi vuku bulan olaydır. hayat bir film şeridi gibi geçermiş.

ama gerçek hayatta bilinen tek şey geri dönülmez bir yola gidenlerin yola çıktıkları anda vuku bulduğu dogrudur. bütün hatıralar yola çıktığınız anda üstünüze yağmaya başlar.

dakikalar boyunca elinizde tuttuğunuz bir fotoğraf olmadı mı hiç? kısa süre bakıp üstüne uzun süre düşündüğünüz hani? fotoğrafı çekildiğiniz mekanı anımsamadınız mı? tam da yanınızda duran kişi nerdeydi şimdi? ha sahi fotoğrafı kim çekmişti?

ya da yolda rastladığınız eski bir dostunuzla selamlaşıp yolunuza devam ettiğinizde geçmişinize doğru yürüdüğünüzü hissetmediniz mi hiç? canlanmadı mı paylaştıklarınız gözünüzde? neden kopmuştu bağlar, onu mu kurcaladınız siz yoksa zihninizde? ya da güzel günler miydi şimdi akılda kalan?

eski sevgilinizin evleneceği haberini aldığınızda, sizle kurduğu evlilik hayalleri gelmedi mi aklınıza? birlikte yapmaktan en keyif aldığınız şeyler nelerdi, anımsadınız değil mi?

zaman nankör derler hani. hafıza da bir o kadar iyimser. çoğu zaman biliyor iyileri biriktirip üzüntü verenleri es geçmeyi. unutturur demiyorum elbet, sadece kolaylaştırıyor omuz silkmeleri. yıllar sonra akılda kalan ya da düşünmek istenen sıklıkla iyi hatıralar oluyor. zaman yüzündeki nankör ifadeyi sizi olgunlaştırarak yumuşatıyor belki.

hatıralar karşılaşılan olayların yarattığı rüzgarla savuruyor sizi bugünden geçmişe. her vakit acı olmuyor yüzleşmesi. bazen gülümsetiyor, sıklıkla düşündürüyor, özleniyor, kabahatler o zamanki yaşta bulunuyor, edinilen tecrübeler kar sayılıyor.

hafızanın oyunlarına teslim olmayı bilen kişi yağan hatıralar altında , elinde bir fotoğrafı dakikalarca tutmayı, geçmişteki bir arkadaşa denk geldiğinde gülümsemeyi, evlenecek olan eski sevgiliye içinden dahi olsa mutluluk dilemeyi seçecek, nankör olan zamanın unutturduklarını hatırlayarak kendini üzmeyecek, hatırlanan her şeyin yarattığı rüzgarda bugünden geçmişe savrulacak ama bir ileriki günü düşlemekten asla vazgeçmeyecektir.