bugün

arkadaşlar gelin bir şey anlatacağım.üçleme serisinin son halkası. önceki ikisini aynı başlıkta okuyabilirsiniz. yıl 2004-05 . benim üniversite dönemim.daha yeni kazanmışım üniversiteyi. daha on yedi yaşında bir çocuktum. dokuz eylül üniversitesi 2. sınıftan bir bayanla tanışmıştım. daha öncekilerinin aksine çok vasat bir bayandı.ilk deneyimlerde ne olursa olsun görüşü hakim. bornova öğrenci yurdunun arkasında kipa diye bir süper market vardı. onun bahçesinde bankta oturuyorduk. biraz sohbet derken birden öpüşmeye başladık. deneyimsiziz tabi. biz öpüşmeyi dudak dudağa değer diye öğrendik ama bu kız bildiğin dilini ağzıma sokarak öpüşmeye başladı. bizde gördüğümüz kadar taklit ettik tabi. öpüşme falan derken, kipa ile yurdun arka tarafından mevlana mahallesine giden bir yol var. bir taraf yurt arkası öbür tarafı zeytinlik olan stabilize yol. oradan bir insanın geçmesi çok nadir. genelde boş olan bir yol. bana orayı gösterdi. orası nereye gidiyor dedi. izah ettim. hadi yürüyelim dedi. biraz yürüdükten sonra yolun kenarına kaldırıma oturduk. yurdun surlarını arkamıza aldık. sonra biraz daha öpüşme tabi. elini göğüslerine attım. hatta dışarı çıkartıp emmeye de başladım. yaklaşık iki saat yaptığımız bu idi. öpüşme ve göğüs. dışarıdasın zaten. ancak bu kadarı oluyor. kızın gitmeye yakın bize de gel. yemek yeriz. ne seviyorsun onu hazırlıyım sana gibisinden sohbet etmeye başladık. ben yurtta kalıyordum o zamanlar. kendisi de buca'da kalıyordu. tabi sonra bir hafta sonu için randevulaştık. onu kipa durağına bıraktım. yurduma gittim. 31 imi çektim, duşumu aldım, uyudum. bir mesaj sesiyle uyandım sonra. romantik sevgi dolu bir mesaj beklerken gördüğüm şey beni hayal kırıklığına uğratmıştı. o zamanlarda bende nokia 1100 vardı. noktalama işaretlerinden şekiller yapılıyordu o telefonlarla. mesajda bir ayıcık. mesaja tıkladıkça gözüküyor. bir arabanın üstünde. tıkladıkça gözüküyor ve resmin bütünü ise bir arabanın üzerinde bir ayı ve el sallıyor. durumu az buçuk anladım ama anlam da veremedim. mesaj attım. izah istedim. bana biz hiç tanışmadık, beni tanımıyorsun bende seni tanımıyorum. tek günlüktü. bitti. bir daha beni arama yazdı. sinirlendim ama daha da çok şoka uğradım. anlamsız idi. aradım açmadı. bir daha bir daha derken açtı ve bu sefer bunları yüzüme karşı söyledi. ondan sonra hiç konuşmadık. bu başıma gelen ilk durumdu. ne kadar ders alacağım da deseniz on yedisinde de otuzunda da durum çok değişmiyor. illa ki bir şekilde düşüyorsunuz bu duruma. teşekkürler.