bugün

gerçekten de çetin bir münazaraya malzeme olabilecek bir konudur. birbirine taban tabana zıt, iki farklı görüşe de hak verebileceğini düşünüyor insan. gelin hem bunları inceleyelim hem de başlığı tanımsız bırakmamış olalım:

(not: iki görüş de farazi fikir sahiplerinin ağzından yazılacaktır)

kapkaç ve taksici cinayetleri bitmiştir polisimiz çok yaşa:

efendim, akp iktidarından önce, özellikle ekonomik kriz sonrası dönemi bir hatırlayın. gün geçmiyordu ki bir kadının, sokak arasında çantası çarpılmasın. her akşam haberlerde kadıncazların metrelerce nasıl sürüklendiğini izliyorduk. içimiz parçalanıyordu.

ya da taksiciler, kuytu alanlara çekilip hem gaspetiliyor hem de öldürülüyorlardı. hatırlayın, binlerce taksici nasıl da durmadan trafiği kitleyip protesto ediyordu.

oysa şuan durum hamdolsun ki çok farklı! akp iktidarı, büyük şehirlere başarılı olan emniyetçileri getirdi, güven timleri kurdurdu. hem kapkaç hem taksici cinayetleri hem de benzeri adi suçlar bu iktidar sayesinde bıçakla kesilmiş gibi sona ermiştir efendim!

suç oranı artmıştır ama tvler yayınlamıyor:

eskiye oranla suç oranları, bırakın azalmayı aksine artmıştır. ancak akp iktidarı, bir yandan baskıcı, otoriter yapısıyla televizyon kanallarını sansürlemekte, öte yandan da yandaş televizyon kanallarından umut pompalamaktadır. herkesi sindiren rte, medyayı da tekeline almış durumdadır. ondandır ki bu tip haberler artık bize yansımadan unutulup gitmektedir.

sonuç olarak şöyle baktığımda, her iki görüşe de hak veresim geliyor. karar sizin; suç oranları gerçekten azaldı mı, yoksa sansürcü bir iktidarla mı karşıkarşıyayız? kolaylıklar!
evet sanmaktır. taksici gaspları ve kapkaç bittiyse de bunlar yön değiştirmiş evlere dadanmıştır.
ayrıca diğer soguncular için bakınız devlet kurumları ve bankalar.
bir atasözü vardır ananı miken kadı kime edeceksin davayı misali ortamda sadece şekil değişmiş, içerik aynı kalmıştır.