bugün

üniversitede sen ailenin parasını harcarsın.
işe girince ailen senin paranı harcar.
üniversitede okulu kırmak istediğinde cezası sadece bir yok yazılmaktır.
iş hayatında ise işi kafana göre kırmak işten yok olmandır.
hangi üniversite ve hangi tür iş hakkında konuştuğumuza göre değişen karşılaştırmadır. mesela doktorların iş ve üniversite hayatı arasında pek bir fark yoktur. hukukçuların üniversite dönemi daha zorlu geçmektedir sanırım. sonuçta hantal hukuk sistemimizde her ne kadar iş yoğunlukları olsa da hakim savcılarımızı kimse sıkıştırmaz. iktisatçıların üniversite hayatı ve iş hayatı bire bir aynıdır. ikisinde de boş otururlar.
sınırsızlığın sınırlandırıldığı an.
iki uç noktada olan hayat tarzları.
birinde öğrencilik oluyor bu hiçbirşeyiniz yoktur. ama herşey sizindir.
diğerinde çok şeyiniz vardır. ama vaktiniz yoktur.
üniversite hayatı baba parasının harcandığı ve tam olarak rahatlığın olduğu , özgür ortam . iş hayatı ise kendi paranı kazanmaya başladığın ve kazandığın para ile babana olan borcunu ödemeye çalıştığın ,bir sürü insanla haşır neşir olduğun , sorumluluğun olduğu ve emeklilik günlerini beklemeya başladığın ortam .
mezun olursunuz iş başvurularında reddedilirsiniz. bu da üzücü tabi.
üniversite'de okurken ve hayatın tadını doyasıya çıkarırken işe başlasamda rahatlasam artık diye iç geçiren kişilerin, iş hayatına atılıp dünyanın kaç bucak olduğunu anlayınca yaptıkları karşılaştırma;

-geliriniz artmıştır, ama o geliri yiyecek vaktiniz yoktur.
-sabah yorgandan kafayı çıkarıp camdan dışarı bakmanın manası kalmamıştır, yağmur da yağsa kar da yağsa kalkmak zorundasınız.
-tatil yaparsınız tabii, ama iş durumunun müsait olduğu bir zamanda, oda ya sezon başlamadan yada çoktan bittikten sonra, yalnızca bir-iki hafta.
-hiç canım istemiyor, büt'te geçerim artık diyemezsiniz,
-havada çok güzel boşverin dersi, sahilde çay içelim diyemezsiniz, çünkü zaten dışardaki havadan pek haberdar değilsiniz.
-hocayı sevmiyorsanız dersini almayıverirsiniz, ama müdürünüzü sevmelisiniz
daha nice madde sıralanabilir, bunlar en can alıcıları.