bugün

son yıllarda başta danimarka ve ingiltere olmak üzere batılı ülkelerin sistematik bir biçimde ortaya koyduğu ve müslümanlar ile gayri müslimlerin islama bakışını yeniden inşa ettirmeyi amaçlayan " Fanatizm, fundamentalizm, siyasal islam, entegrizm, radikalizm, islamofobia, islamofaşizm, gericilik, tutuculuk, irtica, aşırılık, islami terör vs. " terimlerinin sıklıkla kullanıldığı proje.
bir bütün olan islamı parçalamak için yapılan bir amerika-israil oyunudur... başarılı da olmuştur(ne yazık ki)

çaresi ise şudur

1-bozulan durumun düzeleceğininden ümidimizi kesmemek. kısaca ümitvar olmak
2-bizi biz yapan değerleri özgür bir vicdanla bilmek, farkında olarak dini bilmek.. hakkıyla bilmek...
3-toplumda insanların birbirlerinin ne istediğini bilmesi ve bunlara saygı duyması(bu bütün islam coğrafyası için)
4- cehaleti toplum hayatından silmek...kısaca dini eğitim...
Bizler ve diğerleri dünyasında ki diğerleri kısmının dini...
"öteki"nin islamlaştırması ile başlamıştır.
süper bir tespittir. bak şimdi danimarka'dan bir arkadaş aradı. dedi ki biz burada müslümanlara her türlü özgürlüğü sağlıyoruz. camiler açıyorlar, cemaatler kuruyorlar. ama siz orada incil dağıtanları linç ediyormuşsunuz. malatya'da işkence ile öldürüyormuşsunuz. papazlar, hristiyan yazarlar vuruluyormuş. siyasetçileriniz halkta misyoner paranoyası yaratıyormuş. neden hristiyanlığı ötekileştiriyorsunuz?

evet hak vermemek elde değil. onların ötekileştirmesi ile bizimki arasında sanırım büyük farklar var.
ötekileştirilmemiş islamın ötekileri bulduğun yerde ötekileştir, ötekileşmezlerse öteki dünyaya yolla demesi.
(bkz: beriki ne ki)
Abd başkanı Barrack Obama'nın Mısır'da Kahire Üniversitesinden ılımlı islamcılara yaptığı "gelin birlik olalım!" edebiyatı ile niyetini belli etmiş emperyalizmin ve kapitalist tekellerin yeni oyuncağı. Bu durum islami temsiliyetleri ile ön plana çıkan burjuvazi partilerinde de bölünmeye yol açmıştır. En basiti saadet partisi ve akp arasında yaşanmaktadır. Ayrıca ortadoğu'da israil siyonizmine karşı bölünmüş olan islamcı direniş örgütlerinin de aynı dertten müzdarip olduğu görülmektedir. Afganistan'da, pakistan'da bu strateji taliban'ın direnişini henüz kıramamıştır ancak mısır gayet amerikan emperyalizminin ortadoğu kalesi olmaya adaydır. Türkiye'nin de bu konuda mısır ile yarışmakta olduğunu görüyoruz. Tehlikeli bir politikadır vesselam ne zaman kimin götünde patlayacağı belli olmaz. Şiddetsiz bir islamın yolu islamı sözüm ona ılımlaştırmaktan değil, islam coğrafyasına ait topraklarda emnperyalist politikaları uygulamaktan vazgeçmekten geçer. Gerisi boş laf.