bugün

sözlük yazarlarının sosyal duyarlılıklarının türban nerde takılır nerde takılmaz tartışmaları ile bir kez daha net olarak gördük. dün gece yine 175 kişi katledildi ırak da. ortak paydamız müslümanlık olan bu insanlara yapılan bu vahşete herkes arkasını dönmüş. hani komşumuz açken tok yatmamız günahtı ya. komşumuza duyarlılığımız nerde kaldı? hükümetimiz, muhalefetimiz, insanımız. siz sevgili sözlük yazarları geyik muhabbeti ile dolu başlık açıp yazı yazmayı bilmekten öte gidemeyen insanlar grubuna girdiniz belkide. siyasi gündemi bu kadar yakın takip edip de dün geceki katliamı görememek içler acısı bir durum maalesef. emin çölaşan' ın işine son verilmesi, yılmaz özdil' in nasıl yazı yazdığı daha önemli olur hale geldi. ama dün gece bir insanlık suçu daha işlendi. kime diyorum ki ben?
(bkz: ırak ta korkunç saldırılar)
(bkz: ırak ta kimsesiz bir kadına tecavüz edilmesi)

bu kadınla da ölen 175 kişi kadar ilgilenmezseniz kan emici medyadan yoktur farkınız.
kuzey ırak'ta yaşayan yezidi kürtlerin ırak'taki hiçbir siyasi, dini ve mezhebi bir çatışmada olmamasına rağmen kendilerine yapılan saldırıları gördükten sonra Irak'taki durumu bir kez daha vahim bir şekilde görmüş oluyoruz.
abdullah gül cumhurbaşkanı olduktan sonra çözülecek tali meselelerdir bunlar.
Yıllardır başımıza vurulan ermeni soykırımı yalanına besbin basan canlı canlı tanık olup hiçbirsey yapılmadan soylarının bitmesini beklediğimiz katliamın bizim bildiğimiz bir parçası . bilmediğimiz neler oluyor düşünmesi bile cok ağır . . . Allah yardımcıları olsun diyebiliyoruz sadece , kahretsin .
tüm haksızlıklar ortada olmasına rağmen göz göre göre komşusunu amerikan itlerine satan bi devletin halkının hala ses çıkarmayacağı, bön bön bakacağı durumdur.

hep söyledim hala da söylerim, ırak'ın kuduzluğunu dindiren saddam'dı... çoban köpeği ölürse kurtlar çayırda kuzu bırakmaz!