bugün

sanal dünya ve reelin ayrımına defans hattı çekilerek başedilebilecek bir durumdur. şöyle ki sanal da paylaşım içinde olduğun sanal insanları reelleştirme kararı yine kişinin kendi elindedir.

bunun kararını vermekle o kişiyi kendi reel hayatına sokmak bence düşünmekle başlamalıdır. ben bu insanı reel hayatıma sokarsam, sanal hayatımda ki gibi mi devam edecek? yoksa sanalda kimliği gerçekten benim bildiğim gibi mi? aslında iki ucu boklu değnek gibi bir durum bu. neticede yüzünü bile görmediğin, sesini duymadığın, dokunamadığın, gerçek durumlara gösterdiği tepkinin sözlükteki gibi atıp tutmakla, anında devrimci kesilmesiyle reelde bir köşeye pusması acı verici olabilir..

netice de mimiksiz hayat tehlikelidir. ahahaha derken dudakları hiç kıpırdamıyor bile olabilir bu insanın. hepimiz kayganız neticede. nabza göre şerbet felsefesinin en iyi uygulanacağı yer sanal dünyadır. çünkü yalan söylerken kaçırabileceğin gözleri kimse görmez ya da ellerinin terlediğini...
sözlük bağlamında ele alınacak olursa;
sözlüğü, insanlarla 'özel mesaj'laşmak için değil,
esas amacından sapmadan 'entry girmek ve okumak' kıstasıyla
kullanarak üstesinden gelinebilecek bir kayganlık derecesi
söz konusudur. tabii nasıl yazıldığı ve nasıl okunduğu da
ayrı bir entrynin konusudur ancak kısaca değinmek gerekirse;
karşımızda sosyal hayatımızdaki gibi, 'kanlı canlı'
biri varmışcasına, muhabbet kıvamında
'yazı görünümlü konuşma' veya 'okuma görünümlü dinleme'
moduna girildiği takdirde yine özel mesajlaşmaktan
farksız bir hal alacağı için bir noktadan sonra
ayakların kayması ve yere kapaklanma ihtimali artmaktadır.