bugün

bazen doğru ama çoğu zaman yanlış olduğuna inandığım, kendimden yola çıkarak, önermedir.
kişiliği değil düşünceleri yansıtır.
traş önerme.

gerçek kişiliği değil, anarşist tavırı yansıtır. bu da "içinde kalanları söyledi" diye düşünülür.

ama gerçek karakter anarşi ve realite arasında bir köprü kurar.
yanlış bir önermedir. Misalen bir insan rakı içtiğinde daha saldırgan, mojito içtiğinde daha neşeli, viski içtiğinde ise sekse daha yatkın bir karakter gösterebilir. Örnekler kişiden kişiye göre değişse de mantık aynıdır. Alkol kişinin gerçek karakterini yansıtmaz, alkol kişiyi şekilden şekile sokar. Önemli olan alkolle ne kadar başa çıkabildiğindir.
(bkz: kişi kendinden bilir işi)
yanlış bir önermedir. alkol delikanlıyı susturur, ibneyi konuşturur diye ucuz şov yapan her saf bilir ki; bir kez dahi olsa hayatında içip içip dağıtmayan kimse yoktur. Gelin samimi olalım.
sadece hissettiği duygular tavan yapar ya da dışavurumu değişir. kısacası içkiyi üzgünken içmek kadar boktan bir durum yoktur, neşeliyken için efenim.
dünyanın en s.kko önermesidir.

ulan zaten kaslar gevşemiş, beyin uyuşmuş, gözler fır dönüyor ne kişiliğinden bahsediyorsun arkadaşım?

kişilik dediğin şey, seni sen yapan detaylardır. bilgin, görgün, halin, tavrındır.

bey ayakta duramazken neyin tavrı olacak? neyin görgüsü olacak?

tamam sakinim.
Daha sonra da kusarak o gerçek kişiliklerini klozete boşaltırlar. Sifonuda çeker olayı bitirirler.
toplumun değer yargılarından kurtulup bir birey olarak fikirlerin söylenebilecek bir dönemidir eğer ağızla içme becerilebildiyse!
alkol kullanmayanların gerçek kimliklerini asla öğrenemeyeceğimiz sonucuna vardığım önermedir.
alkolün insana verdiği gevşeme duygusuyla akıldan geçenlerin rahatça dışa vurumuyla insanların ne düşündüğünü, olaylar karşısında verecekleri tepkileri gözlemleyebileceğiniz nadir zamanlardır.
görünen o ki bir çok kimsenin yanlış fikirlere sahip olduğu önermedir.

öncelikle alkol sonrası "bastırılan şeyleri gösterme" diye bir şey yoktur.

bilinç, alkol etkisinde random konuma geçer. bunun bastırılmış duygu ya da düşüncelerle bağlantısı yoktur. kişi, alkolün etkisindeyken bir etki aldığında, vereceği karşılık rastgeledir.

yani yakınlardaki kızlara küfür de etmeye başlayabilir, onlara felsefe anlatarak yazmaya da. ya da çok alakasız bir biçimde trafik ışıklarından da bahsedebilir.

bir çok kimse bu tarz rastgele söylemleri "bak sen aklında neler varmış" şeklinde yorumlar.

evet bunlar akılda mevcut olabilir, ancak gerçek kişiliği diye bir durum yoktur. sadece zihnin rastgele seçtiği eylemler bütünüdür.

kaldı ki şahsen "gerçek kişilik" lafına da kılımdır.

ve hatta buyurun;

(bkz: insanların sahte olduğu illüzyonu/#13277960)