bugün

içeriğinin türkçe olduğunu düşünürsek bir garip alacakaranlık kuşağı durum.

bir türk, bir japonu, konuştuğu ingilizceden dolayı manşet yapıyor!

bir türk, bir japon, bir ingiliz trende gidiyorlarmış. japon, ingilizce konuşunca bizim türk yarılmış, ingiliz türk'e neden yarıldın demiş, türk bak şimdi demiş bir akıcı bir güzel ingilizce konuşmuş ki, ingiliz aferin demiş, japon türk'e hayran kalmış, "ne müthis bir insan" demiş japonla ingiliz. sonra kol kola girip mutlu yuvalarına dönmüşler. artlarından bir çinli bakakalmış.
ay van a run vit bei viyu

(i want a room with bay view)
körfez gören oda istiyormuş.
boğaz manzaralı verdik tabi, yoksa izmit'e de gönderebilirdik, adam körfez ile boğazın farkını bilmiyor. aslında çok acı çoğu japonların çoğu istanbul boğazından bihaber.
uzakdoğunun uzun bir süre ingilizler tarafından sömürülmesine rağmen japonların başaramadıkları eylemlerden bir tanesidir.bu sömürü döneminde pek çok ingilizce kelime okunuşla birlikte japoncaya geçmiştir ve hala kullanılmaktadır ama japonlar fonemleri ayırma ve vurgulama bakımından sıfırdır.-özellikle güney-korelilerde de benzer bir yatkınlık vardır.
would you please like to take a photo please?
bir turist japon ancak böyle bir ingilizce cümle kurabilir.*
(bkz: hiro nakamura)
hicbir millet yoktur ki ingilizce konusma calismasi bu kadar gudubet dursun yok arkadas bu adamlarin cemcuk agizliligindan midir nedir ne zaman bir japon ingilizce konussa yarilasi gelir insanin ornegi icin: http://www.dailymotion.co...dont-laugh-my-english_fun