bugün

Cephede kapıkulu ocaklarının isyanı ve Süleyman Paşa'nın kaçması üzerine Ocaklılar, aralarında kararlaştırıldığı üzere isyanı tertip edenlerden Abaza Siyavuş Paşa 'yı kendilerine sadrâzam seçmişlerdir. Siyavuş Paşa, Köprülü Mehmet Paşa'nın kölesi idi. Fazıl Ahmet Paşa sadaretinde kapıcılar kethüdası olup Fazıl Ahmed ve Merzifonî Kara Mustafa Paşa'larla beraber bütün seferlerde bulunmuş Köprülü'nün kızını almış ve 1092' de süvari ocağından Silâhdar bölüğüne ağa olup Viyana muhasarası esnasında cebecibaşı olmuştur.
1684'de sipahi ağası olan Siyavuş Ağa iki ay sonra vezirlikle Diyarbakır valiliğine tayin edilip harikulade cesaret göstererek düşman tarafından sarılmış olan Budin'e kuvvet sokmağa memur edilip muvaffak olmuştur.

Siyavuş Paşa 1687' de Haleb valiliği ile orduda bulunduğu sırada sadrâzam Sarı Süleyman Paşa aleyhine ocaklılarla anlaşarak kendisini sadrâzam ilân ettirmiş ve bunlarla beraber cepheden kalkıp istanbul'a gelirken Niş mevkiinde mühr-i hümayun kendisine verilmiştir (1688 Eylül). Siyavuş Paşa daha istanbul'a gitmeden evvel kayınbiraderi ve sadaret kaymakamı olan Fazıl Mustafa Paşa'nın aldığı tertibat üzerine IV. Mehmet hal edilerek yerine kardeşi II. Süleyman hükümdar olmuştur. Ocaklının isyanı ve istanbul'daki edebsizlikleri cihetiyle Siyavuş Paşa bir iş göremeyip onların elinde oyuncak oldu; Fazıl Mustafa Paşa, "bu eşkiyaya ne zaman kadar yüz vereceksin" diye kendisini tahrik edip o da bundan cesaret alarak zorbaların elebaşısı başçavuş Fetvacı'yı katlettirmiş ise de bununla iş bitmeyip isyan alevlendiğinden sarayına yapılan hücumda vurularak maktul düşmüştür (1688 Ocak).

Siyavuş Paşa fevkalâde cesur, silâhşor ve vakar sahibi bir vezir idiyse de saf-dil olup hükümet reisliğine liyakati yoktu; sadareti dört ay kadar olup kabri Üsküdar'dadır.
*