bugün

komşuların zillerine basarak hıdırelez diye bağırıp tüm mahalleyi sokağımıza çağırmakmız, ateş yakıp üstünden atlarken dilek tutmamız ve komşumuz emine yengenin dümlelek çalarken diğerlerimizin şarkı söylemesidir
hıdırellezde yeni girdiğim bir arkadaş grubuyla eğlenirken daha az önce tanıdığım çocuğa aşık olmam geliyor. Ve daha yeni, geçtiğimiz hıdırellez oldu bunlar.
ateşin üstünden atlayınca gerçekten boyumun uzadığını sanırdım.
hıdrellez dendiğinde akla gelen anılardır. bir hıdrellez akşamı anne bahçede gül ağacının dibinde uğraşırken yakalanır ve olaylar gelişir.

- anne ne yapıyorsun?
+ görmüyomusun toprağa dileğimi çiziyorum.
- bakalım dileğin neymiş. bu ne anne? (çöp bebekler)
+ damat
- ehehe bu medusa gibi kafasından yılanlar çıkan kim?
+ sensin o çocuğum duvak var kafanda nerenle bakıyosan!!
- !'^+/(=+&
Çingeneler.
çocukken gül dalına dileğimi çizip asmak ama gerçekleşmedi. kapı yapıp üzerine doktor yazardım e matematik zekası neredeyse 0 olunca olmadı tabi.
boklu derenin kenarına dizilmiş sıra sıra çingeneler ve yaptıkları katliamdan arta kalan ellerinde ki ağaç dalları.
(bkz: #15194336) hz. hızır ile hz. ilyas.
(bkz: ahırkapı)
kağıda aslında hayalindekine hiç benzemeyen şeyler çizip bir umut gül dibine gömmek.
(bkz: bahar)
http://www.youtube.com/watch?v=Epcj13tZ3gI