bugün

pembe panter filminde komik ve guzel olan ama turk televizyoculugu her seyin tezegini cikardigindan dolayi artik itici olan eylem.
gönülden gülmek geçsin. o zaman ota boka gülünür. (bkz: cem yılmazın her dediğine gülmek)
gerzekliğin, samimiyetsizliğin dikalasıdır. terbiyesizliktir, ibneliktir. kek yedirdikten sonra ıslık öttürmeye çalışan yarışmacıların varlığı bile buna nazaran samimidir, candır, canandır.
şaşırtıcı bir kopmadır. defalarca izlemişsinizdir ve "herkes katıla katıla gülüyor. galiba bende bir anormallik var." dersiniz. öyle böyle gülmek değildir. yerlerinde yaylanarak, iki büklüm öne eğilerek gülerler de gülerler. komik tarafını bulmak için epey bir kafa patlatırsınız da nafiledir. en iyisi, buna gülenlere kıçınızla gülmektir.
çok çok doğaldır.

zaten yapılan şeyin "zeka dolu" bir espri olduğunu kimseler iddia etmemektedir. ortadaki şey sadece bir durum komedisidir. yıllardır dinlediğimiz ünlü ve karizmatik insan seslerinin absürdleştiğini görünce çevremdeki "böyle espri mi olur tüüü.." diyenleri bile umursamadan gülebiliyorum.

fazla takmamak gereklidir bazı şeyleri.
medyatik şebeklerin bir eğlence anlayışı olarak gözümüze soktukları şeye gülmektir. Rahmetli anneannem "osuruğa gülenin osuruk kadar aklı yoktur" derdi hep. Yani fıssss.

Şimdi bu medya maymunlarının zaten içler acısı olan hallerinin helyum gazı takviyesi ile daha vahim bir boyuta gelmesi insanları nedense güldürmektedir. Bu konu cem yılmaz'ın mesleki hayvan şakaları esprisine de konu olmuştu bir zamanlar.

Aslında meselenin özü şudur, bir toplumun eğlence anlayışı başkalarına zarar verme, küçük düşürme, maymun etme temeline dayanıyorsa, o toplumun temeli bozuk demektir.

Sadece helyum gazı olarak düşünmeyin, okullardan tutun da işyerlerine kadar birilerinin zayıflık ve eksikliğinden eğlence malzemesi çıkarmak, başkalarını küçük düşürerek buna gülmek, bizim toplumumuzun karakteristik yapısıdır. Küçükken mahallede alay edilmeyen kaç kişi vardır? Ya da büyükler tarafından utandırılıp da eşeğin götüne sokulup sokulup çıkarılmak suretiyle onların eğlencesine meze olmayan?

+ lan selim, sen ayla'yı seviyomuşun he? seni hınzır seniii, ehehehe
- yok abi valla...
+ hadi len hadi nası da bakıyon kıza öyle köftehor...


Yukarıdaki örneği hangimiz yaşamadık ki?

Bundan da ben, sadece ve sadece şu sonucu çıkarıyorum;

bizler aslında birbirimizden öyle nefret ediyoruz ki, çoğu zaman bu nefretimizi eğlence kılıfı içerisinde bilinçaltımızdan dışarı fışkırtıyoruz. Aslında elimizden gelse birbirimizin gözünü oyacağız, ama her zaman kavga gürültü edemediğimiz için bu boşluğu eğlence ile dolduruyoruz. Yoksa bir insan neden bir başkasını küçük düşürüp de bununla eğlensin ki? Ya gerizekalıdır ya da art niyetli.

Burada gerizekalılık söz konusu olmadığına göre ikinci şık tek geçilmelidir.

Mesleki hayvan şakaları bunun tipik bir örneğidir.

Helyum gazına gelince... o şebekleri de kızgın kumlardan serin sulara bırakmak istiyorum.