bugün

Dün gece miyavlayan kedimi saat gece 11 buçuk 12 gibi balkona çıkardım, normalde saati 15 dakika sonrasına kuruyorum ve süre dolunca yanına gidip içeri alıyorum.

Ama dün o kadar yorgundum ki kedimi çıkarıp yatağa uzanır uzanmaz nasıl olduysa daha telefonu kurmadan uyuyakalmışım. Saati kurmadan önce internette birşeylere bakıyordum öyle uyuyakaldım sanırım. Sonra gece 5 gibi yataktan zıplayarak uyandım eyvah simbayı balkonda unuttum diye. Üstelik hava buz gibi ve yağmur çiseliyordu. Balkona tam olarak yağmur yağmasa da balkodna olan birinin rüzgardan ıslanmaması mümkün değil.

Yataktan fırlayıp balkona koştum ve bir baktım kedim kapının ağzında kıvrılmış bekliyor. Yani 5 saattir aç bilaç benim onu almamı bekliyordu. Üstelik buz gibi havada yarı ıslanmış halde. Öyle üzüldüm ki anlatamam. Üstelik bana güveniyordu çünkü onu çıkarınca hep 15 dakika sonra gelip alıyordum. Muhtemelen saatlerce miyavlamıştır.

Normalde satılmış, yarı yolda bırakılmış, kendine sorumsuzca davranılan bir insan kızar, küser, kavga eder, asabileşir, intikam falan almaya çalışır. Ama minik kedim ne yaptı biliyor musunuz. Hiçbirşey. Sırılsıklam buz gibi geldi. Onu kucakladım özür diledim sarıldım mitavaldı, kendini yaladı geldi gene yanımda kıvrıldı yattı. Kendisine sorumsuzca davranan, onu soğukta yağmurda küçücük balkonda 5 saat bırakan kişiye zerre olumsuz birşey yapmadı.

Hayvanlar Allahın tertemiz varlıkları. Dünyada kötü olan tek varlık insanlar.

Not: hala çok kötü vicdan azabı çekiyorum.