bugün

hayatın beraberinde getirdiği ve bir insanı yıkabilecek her türlü etkene karşı koyabilmek.. yıkılmamak.. dimdik ayakta kalabilmek..
direnişin olmadığı bir hayat kendine sunulanla yaşamayı kabul etmektir, oysa ki hayat mücadeledir, ölümüne isteyip kazanamamaktır, bir kızı sevip karşılık bulamamaktır, hep beklenenin hiç gelmemesidir. attığı her adımda sırtındaki yükün biraz daha ağırlaştığını hissedip hep bir adım daha atmaktır. gülmektir kendi kendine herkesin akıllı olduğunu iddia ettiği bir dünyada deli olmaktır hayat. direnmektir hayat.
(bkz: intihar)
egoistlerin, menfaatçilerin, fırsatçıların zafer dünyası haline gelmiş hayata karşı hiç korkmadan ilerlemektir. bu dünyada yalan söyleyen, doğruları kendine çeviren her zaman daha avantajlıdır ancak iyi olup mücadeleye devam eden sonunda mutlaka kazanacaktır. bilgiyi kötü emellerine menfaat edenlere, doğruları kendine göre belirleyenlere, özeleştiri yapmayıp eleştiri kaldıramayanlara karşı sonuna kadar mücadele etmek gerekir, aksi takdirde hayatın anlamı kalmaz. olması gereken dünyanın üstünü kaplayan pis karanlık tortuyu biraz olsun temizlemeye çalışmaktır.
anlamsızdır çünkü direnecek birşey yoktur, çevrede olan biten herşey kişiden bağımsız gelişir aslında, bağzı şeylere engel olunur belki bağzılarınında önü açılır istenen yöne gitmesi için ama boş bir direnmedir çünkü sonunda yine beklenen ve istenenden çok farklı şeyler olacaktır.
her şeye rağmen, küçük mutlulukları belirleyerek, hayata devam etmenin bir yolunu bulmak.
hayatın tüm acı, mutluluk, sevinç, kaygı gibi tüm duygu ve düşüncelere bazen olan olaylara karşı koymaktır.
insani yorar.
haberimiz olmadan yaptığımız iş.

direnç kuvveti için balık yağı içiniz.*