bugün

hangi birimiz aksini iddia edebilir ki? sokağa çıkın bir bakın. insanlar ordan oraya koşuşturuyor kiminin acelesi var kimi geziyor kimi hasta kiminin annesi vefat etmiş kimi parasızlıktan ayağı çıplak şekilde peçete satıyor kimi hırsızlık yapıyor kimi ekmek parası için çalışıyor kimi zil zurna sarhoş kimi geleceği için planlar yapıyor yarın ne olacağını bilmeden.. nerden geldik neden geldik nereye gidiyoruz? hayatta amacı olmayan ve ona seçme şansı bile verilmeyen o kadar çok insan var ki. ve de çok adaletsiz geldiğimiz bu yer. çocuklar bile mutsuz ediliyor, öldürülüyor daha ne diyeyim saf temiz çocuklar..
savaşlar, acımasızca öldürülen insanlar.. tüm kavga ne için? daha çok para? daha çok mal, mülk? daha çok şöhret??
peki insanları dil, din, ırk, yaşadığı yer ve giyindiği kıyafete göre ayıranlara ne demeli.. hiçbirimize doğmadan önce nerde doğmak istersin dinin ne olsun diye sorular sorulmadı bu akıldan çıkarılmamalı.
herşeye rağmen kendimi gördüğüm, duyduğum için, sevdiklerim hayatta olduğu için şükrediyorum. bu saçma, adaletsiz dünyada mutlu olmaya çalışmakta iyi bir şey. elden geldiğince herkesi sevmeye çalışmak..
kirmizi mi mavi mi.
tespit.

hem de en doğrusundan.

hayat adil olsaydı sevdiklerimiz tarafından haksızlığa uğramazdık en azından.

bu da sevgiyi hem ihtiyaç hem de saçma kılıyor.
Tespitin kralıdır.
hayat bok gibi gereksiz saçma hiç de eglenceli degil.
olması gereken yaşama isteği, arzusu ve çalışkanlığıyla doğru orantılı mutlu bir yaşantı.
Olucegimizi bile bile yasiyoruz daha ne olsun .
Trajedinin dibi.