bugün

cok dunya yutmussun ama; oldu iste kurtuldun. *
'Uyku umrumda değil, Leon. Ben aşk istiyorum ya da ölüm.'
Leon - Mathilda
Demişlerki Haram Nedir Bilmez Hayyam Ben Haramla Helali Karıştırmam Dost ile içilen Şarap Helaldir Puşt ile içilen Su Bile HARAM..
tatlı dil ve bir tabanca, tek başına tatlı dilden daha etkilidir.
Sesinde ne var biliyor musun? Söyleyemediğin sözcükler var.
Klavyede Başlayan Aşklar Geri Dönüşüm Kutusunda Biter.
Hiçbir şey, ele geçince hayalde olduğu kadar güzel kalmaz.
Ben Boks Şampiyonu değilim ki..Hayatı Nakavt edeyim.
Aslanlar kendi tarihlerini yazmadıkları sürece, avcı hikayelerine inanmak zorundayız.
Tarih değil,hatalar tekerrür ediyor.
hatunum.
idrâk-i meali bu küçük akla gerekmez, Zira bu terazi o kadar sıkleti çekmez.
nus ile uslanmayanı etmeli tekdir
tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir.
cahille etme cenk götüne batar kılıç.
(bkz: keser döner sap döner gün gelir hesap döner)
Eşeğe katır boncuğu ile inci birdir. Zaten o eşek, inci ile denizin varlığından da şüphe eder. (Mevlana)
(bkz: tanrının değirmeni yavaş döner ama kusursuz öğütür)
Sen, sevmek ile gitmek arasındaki bağlaç gibiydin! Ben çoktan dili geçmiş zamanında asılı kalmıştım gözlerinin! Yazacak bir cümlem yoktu gidişine. Sen Türk dil kurumuna göre bana yasaklanan tek kelimeydin!
hayat, bir dağa tırmanmaya benzer; çıktıkça yorulursun ama görüş açın da artar.
Aramızda yarım metre mesafe vardı ama. bin ışık yılı kadardı gözlerinin bana uzaklığı. Beni hiç görmeyen gözlerinin..
bir nehrin başında hiçbir şey yapmadan beklersen sana kötülük edenlerin o nehirden teker teker akıp gittiğini görürsün.
burada ben varım, orada o var.
buraya oradan gelen bu şarkılar,
atar beni oraya, onu buraya kadar.
ben orada olurum, o buraya gelince.
buluşamayacağız bu müzik bitmedikçe.
başkalarının duygularına çamur sürmek istiyorsan, önce senin ellerin kirlenecek.
katran gibi demlenmiş bir çay gibi karşılıklı içmek seni.

bir gün geldi ve göğü bi başka sevdi kara kurak topraklar.

sen bir gülsen gülmedin ki ben keyfimden ağlardım.

al sevgilim anne ol bununla.
Parmak uçlarınızda yükselip yıldızları toplayabileceğinize eminken siz, ayak bileklerinize atılan bir jilettir hezimet. Pis bir gürültüyle düşersiniz ve gökyüzüne küsersiniz. Sonsuz uykuya dalabilmek için yıldızları saymaya başlarsınız, düşüpte kaldığınız yerde öylece...
12 milyon 803, 12 milyon 804, 12 milyon 805 ...