bugün

bir yanda türk, diğer yanda kürt ırkçıları ve bu yanda herşeye rağmen islam kardeşliğine toz kondurmayan türk-kürt ümmetçileri. peki bu halat güreşini kim kazanır dersiniz? inşallah, türk-kürt ümmetçileri kazanır diyorum ben. çünkü ismi ne olursa olsun ırkçılık her zaman ülkelere büyük zararlar getirmiştir.

yıllarca kemalizm adı altında yapılan türk ırkçılığı ve 1979'dan sonra apo'nun yürüttüğü zerdüşi kürt ırkçılığı nihayet türk ve kürt halklarını karşı karşıya getirmeyi başarmıştır. birbirimizin gırtlağına yapışmaya ramak kalmışken ortaya çıkan türk-kürt islam kardeşliği aklımızı başımıza getirmeli.

12 eylülden önce sağ-sol ve alevi-sünni diye ikiye bölünmenin bu ülkeye ne verdiğini hepimiz çok iyi biliyoruz. birbirimizi öldürdük, doğradık, kestik. peki kim kazandı? hiç kimse. koskoca ülkenin 20 yıllık istikbali hapislerde çürüdü, gençlerimizi yitirdik, üniversitelerimiz kapandı ve milletimiz cahilliğe mahkum edildi. buna karşılık toprak ağaları zenginleştikçe zenginleşti, iş adamları iyice köşeyi döndü, devleti hortumlayanlar mantar gibi çoğaldı. şimdi bugün aynı hataya düşersek bedeli çok daha ağır olur.

her zaman demişimdir tekrar yineliyorum. bu ülkede fitne ve fesatı her daim marjinal sol akımlar körüklemiştir. marjinal solun bu işlerde günahı vebali çok büyüktür. bu sebeple muhafazakar kesim her daim itidal sahibi olmaya mecburdur. muhafazakar kesim tarihi iyi bilir ve tek parti altında birleşebilirse bu ülkede hiç bir marjinal güç başarılı olamaz. aksi halde bu işi ırkçılara bırakırsak ortalığı kan götürür.