bugün
- 007 slip don giysin kampanyası11
- icardi1905'in sözlüğü bozması23
- kızların yedek listesi9
- sözlüğe kız getirmek10
- motosikletle 210 km hız yapmak15
- okul müdürü nasıl korunabilirdi12
- benim başörtüm var arabamı yanlış park edebilirim8
- libido düşmesi16
- 25 yaşında üniversite okumaya niyetlenmek12
- istanbulda vurularak öldürülen okul müdürü30
- karşı cinsi tavlamak için ne yaparsınız12
- beni özlediniz mi doğru söyleyin12
- 1 85 boyunda zeki esprili yakışıklı kültürlü erkek18
- türkiye den soğuma sebepleri12
- niyetin ciddi mi klişesi12
- dünya bandırmalılar günü16
- sözlükte artık kızlar teklif edecek8
- bir erkeği cezbeden şeyler24
- insan olmaya ceyrek kala'yı eloande den kapmak17
- komşuyu arabanın arkasına bağlayıp sürüklemek16
- karşı cinse giyim önerileri13
- platonik aşkın kalp kıran davranışları17
- eloande ile evlenip sözlüğü huzura kavuşturmak21
- eric bana9
- tamirciye veren kadın12
- sözlük yazarlarının tatlıları13
- bir kızı kucakta zıplatmak10
- anın görüntüsü14
- yazarların kız çocuğu olursa koyacağı isimler22
- sözlüğün en güzel kızı olmanın dezavantajları14
- şu an hissedilen duygu17
- burnumuzun dibindeki adaların yunanistan ın olması13
- erkekler götünüze değil yaptığınız pastaya bakar13
- can yaman erkekse sözlük erkekleri ne16
- psikolog fiyatları16
- ithalat ile ülke döndürmeyi marifet diye satmak8
- 2023 2024 sezonu lig şampiyonu9
- macar bakanının türklük açıklaması13
- toggun yanması8
- flörtü eleme sebepleri8
- ölümlü dünya 29
- suratı sabunlamak11
- uludağ sözlük discord grubu8
- eksi ruyaları kaldıracak kantar13
- yanındakiyle yaşar aklındakiyle ölürsün10
- sözlük yönetimi beni silsin mi16
- ameliyat ettikleri hastann karnında mala unuttular9
- sözlüğün terzisi8
- 007 silik yesin kampanyası9
- bik bik silik yesin kampanyası9
1874 yılında Filibe de doğmuştur. Bir çok musiki üstadı ve sanatkarın görüşleri dahilinde kendisinin geçen yüzyıl içerisinde yaşamış en büyük seslerden biri olduğu kabul edilmektedir.
12 yaşında hafız olan sami efendi 30 yaşlarında yakalandığı sinirsel bir hastalık sonrası musiki alanındaki verimliliğini devam ettirememiş olmakla birlikte; büyük bir kayıp olarak sanat tarihine ismini altın harflerle yazdırmıştır.
Hafız sami'nin günümüze ulaşan plak kayıtlarında ne yazık ki kuran ve ezan okuduğu kayıtlar bulunmamaktadır! 26 Nisan 1943 tarihinde ablası ile birlikte hastaneye giderken nişancı caddesinde ablasının kollarına tutunup Allah diyerek hakkın rahmetine kavuşmuştur.
Allah rahmet etsin.
Bu büyük sesi dinlemek isteyenler için;
http://www.youtube.com/watch?v=3FRk_Xgv0hk
Bir diğer gazelhan ve üstat için;
(bkz: hafız şaşı osman)
Edit: böylesine büyük bir üstat için sözlükte günümüze kadar başlık açılmamasını bi' hayli garipsediğimi belirtmem gerek.
12 yaşında hafız olan sami efendi 30 yaşlarında yakalandığı sinirsel bir hastalık sonrası musiki alanındaki verimliliğini devam ettirememiş olmakla birlikte; büyük bir kayıp olarak sanat tarihine ismini altın harflerle yazdırmıştır.
Hafız sami'nin günümüze ulaşan plak kayıtlarında ne yazık ki kuran ve ezan okuduğu kayıtlar bulunmamaktadır! 26 Nisan 1943 tarihinde ablası ile birlikte hastaneye giderken nişancı caddesinde ablasının kollarına tutunup Allah diyerek hakkın rahmetine kavuşmuştur.
Allah rahmet etsin.
Bu büyük sesi dinlemek isteyenler için;
http://www.youtube.com/watch?v=3FRk_Xgv0hk
Bir diğer gazelhan ve üstat için;
(bkz: hafız şaşı osman)
Edit: böylesine büyük bir üstat için sözlükte günümüze kadar başlık açılmamasını bi' hayli garipsediğimi belirtmem gerek.
yaşamış en büyük ses.
hani bundan yıllar önce, şimdi adını hatırlamadığım bir uydu uzaya gönderildiydi. güneş sistemi dışına çıkıpta eğer varsa uzayın derinliklerinde yaşayaması muhtemel olan bir uygarlığa rastlarsa, bu uydu içinde dünyadan bazı sesleri uzaylılara dinlettirip dünyamızla alakalı bilgiler verecek ve uygarlık dünya hakkında bilgi alacak falan filan... heh işte bu adamın sesi eğer o uydunun içindeki teybe yüklenseydi ve falan uygarlık bu sesi dinlesydi diğer tüm özel ve güzel sesleri boş verip bu nasıl bir sestir diye, varsa tanrılara adak adarlardı oyle bir sesmiş.
hani bundan yıllar önce, şimdi adını hatırlamadığım bir uydu uzaya gönderildiydi. güneş sistemi dışına çıkıpta eğer varsa uzayın derinliklerinde yaşayaması muhtemel olan bir uygarlığa rastlarsa, bu uydu içinde dünyadan bazı sesleri uzaylılara dinlettirip dünyamızla alakalı bilgiler verecek ve uygarlık dünya hakkında bilgi alacak falan filan... heh işte bu adamın sesi eğer o uydunun içindeki teybe yüklenseydi ve falan uygarlık bu sesi dinlesydi diğer tüm özel ve güzel sesleri boş verip bu nasıl bir sestir diye, varsa tanrılara adak adarlardı oyle bir sesmiş.
dinlediğim en büyük sese sahip insanlardan biri.
http://www.youtube.com/watch?v=ReP_uXJ99MQ&feature=share
http://www.youtube.com/watch?v=ReP_uXJ99MQ&feature=share
Günümüzde Bulgaristan sınırları içerisinde bulunan Filibe'de doğdu (1874-1943). Babası Hacı Ali Rıza Efendi, annesi Zatiye Hanım'dır.
Hafız Sami'nin ilk olarak on dört yaşında ramazanda, Fatih Cami'nde okumaya başladığı mukabeleleri, daha sonra uzun yıllar Beyazıt ve Yerebatan camilerinde büyük kalabalıklar önünde devam etmiştir. Ayrıca güzel mevlüt okumaktaki maharetiyle tanınan Hafız Sami, Anadolu'nun bir çok yerinde mevlüt okuyup bu topraklarda derin izler bırakmıştır.
1912'de ruhunda beliren bir sıkıntı üzerine camilerde muntazaman okuma işlerine son vermiştir. 1936 yılında Gülhane hastahanesi'ne yatırılmış, bu sırada kulakları da işitmemeye başlamıştır. 26 Nisan 1943 tarihinde vefat etmiştir
osman cemal'in, hafiz sami hakkında yazdığı bir makaleden:
"Hafız Sami, otuz, kırk yıl içinde gelen mûsikî üstatları içinde cidden bir kudretti. Sesi bîr harikaydı. O, okuduğu zaman, güfteler ve kelimeler bülbülleşir, dile gelir, vaciâver, canrüba bir ahenk etrafa yayılırdı.
O, yalnız sesinin güzelliği ile meşhur olmadı. Alaturka musikide bölün mânâsiyle bir üstattı. Eski ilahi, beste ve sarkılan, usul ve ifade bakmamdan büyük bir kudretle okurdu. Eski alaturka musiki hakkında bilgisi çok derindi ve bu sahada çok titiz ve müşkülpesentti.
Ben Hafız Sami'yi, ilk defa 1321 (1906) rumî senesinde, Kartalda bizim evde, bir musiki ziyafetinde dinledim. Daha o zaman çocuktum, fakat, tanburun ağlıyan. gülen nağmeleri, kemençenin kahkahaları, kalbimi gıcıklıyordu.
O gece Hafız Sami ne kadar içli ve hazindi. Nağmeler, hançeresinden bir çağlayan gibi berrak ve dilber çıkıyor, kıvrılıyor, bükülüyor, yerden göğe yükseliyor, gökten yere iniyor, denizlerde çapkın ve şakra" akisler bırakıyordu.şimdi, şu dakikada, o berrak, ilâh!, seyyal ve kelimeleri dile getiren sesini duyuyor gibiyim! Ve dinleyenlerin, zavallı babacığımın ağladığımı görüyorum. Bundan sonra Hafız Sami'yi çok dinledim. Musikiye merak sardırdığım için, can kulağı île ve alâkayla takip ettim. Ve o, bizim evin ayrılmaz bir musiki rüknü oldu."
Hafız Sami'nin ilk olarak on dört yaşında ramazanda, Fatih Cami'nde okumaya başladığı mukabeleleri, daha sonra uzun yıllar Beyazıt ve Yerebatan camilerinde büyük kalabalıklar önünde devam etmiştir. Ayrıca güzel mevlüt okumaktaki maharetiyle tanınan Hafız Sami, Anadolu'nun bir çok yerinde mevlüt okuyup bu topraklarda derin izler bırakmıştır.
1912'de ruhunda beliren bir sıkıntı üzerine camilerde muntazaman okuma işlerine son vermiştir. 1936 yılında Gülhane hastahanesi'ne yatırılmış, bu sırada kulakları da işitmemeye başlamıştır. 26 Nisan 1943 tarihinde vefat etmiştir
osman cemal'in, hafiz sami hakkında yazdığı bir makaleden:
"Hafız Sami, otuz, kırk yıl içinde gelen mûsikî üstatları içinde cidden bir kudretti. Sesi bîr harikaydı. O, okuduğu zaman, güfteler ve kelimeler bülbülleşir, dile gelir, vaciâver, canrüba bir ahenk etrafa yayılırdı.
O, yalnız sesinin güzelliği ile meşhur olmadı. Alaturka musikide bölün mânâsiyle bir üstattı. Eski ilahi, beste ve sarkılan, usul ve ifade bakmamdan büyük bir kudretle okurdu. Eski alaturka musiki hakkında bilgisi çok derindi ve bu sahada çok titiz ve müşkülpesentti.
Ben Hafız Sami'yi, ilk defa 1321 (1906) rumî senesinde, Kartalda bizim evde, bir musiki ziyafetinde dinledim. Daha o zaman çocuktum, fakat, tanburun ağlıyan. gülen nağmeleri, kemençenin kahkahaları, kalbimi gıcıklıyordu.
O gece Hafız Sami ne kadar içli ve hazindi. Nağmeler, hançeresinden bir çağlayan gibi berrak ve dilber çıkıyor, kıvrılıyor, bükülüyor, yerden göğe yükseliyor, gökten yere iniyor, denizlerde çapkın ve şakra" akisler bırakıyordu.şimdi, şu dakikada, o berrak, ilâh!, seyyal ve kelimeleri dile getiren sesini duyuyor gibiyim! Ve dinleyenlerin, zavallı babacığımın ağladığımı görüyorum. Bundan sonra Hafız Sami'yi çok dinledim. Musikiye merak sardırdığım için, can kulağı île ve alâkayla takip ettim. Ve o, bizim evin ayrılmaz bir musiki rüknü oldu."
güncel Önemli Başlıklar