bugün

ingilizce ( amerikanca ) özentimiz nedeniyle ve istilası altında kaldığımız hollywood filmlerinin bire bir tercümesi sonucunda dillerimize pelesenk olmuş klişe. yaygınlaşmasında plaza insanlarının abartılı zorlamasının katkısı inkar edilmez boyutta.

orijinali '' at the end of the day ''. toplumsal hafızamızda bunu karşılayan çok güzel klişeler zaten mevcut. netice itibarı ile, sonuç olarak, el netice, eninde sonunda, nihayetinde vs vs gibi. sen bunların hepsini bırak, günün sonundayı kullan. hey dostum çok cool !
sefiller'in 2012 yapımı müzikal filminde söyledikleri bir şarkının adıdır.

''at the end of the day you're another day older and that's all you can say for the life of the poor it's a struggle, it's a war and there's nothing that anyone's giving one more day standing about, what is it for? one day less to be living.''

şeklinde devam eder.
Yaşamayı unutmuşum...

Doğruyu ve yanlışı birbirine karıştırmışım aklım başımdan giderken...

Yılmışım,
Nefes almaktan,

Mutsuz olmaktan...
Olan yine işçiye emekçiye oldu... Çalmadan çırpmadan çalışan ama hiçbir şeye yetiremeyen, kılı kırk yararcasına mücadele eden ama bir türlü nefes alamayan masum ve sadece insanca yaşamanın özlemini, hatta bunun ne demek olduğunu tecrübe etmek isteyene oldu.

Hali vakti yerinde olana bir şey olmaz zaten. Parasına para koyar bu piyasada.