bugün

gençken yavşağın tekiydi. kendisine doğrular hep söylendi oysa ilkeli olmak ve işine gelmese de doğruyu yapmak ona hep zor geldi. saçmaydı, herkesin kötü olduğu bir dünyada, bi o mu doğrucu olacaktı. damarlarında hep fazlaca hormon vardı ve hormonları ne buyurduysa ona uydu. bir günahkar olduğunu biliyordu ve vicdanı rahat durmuyordu, kafasının arkasında doğrular kurt gibi yedi onu.
cehennemden de korkuyordu ne olacaktı sonu, sonunda kendince buldu doğru yolu, geçmişe bir sünger çekiyordu, namazı kılıyor orucu tutuyordu ve sonunda hacı oldu. artık o eski adam yoktu, şimdi günahkarları yargılıyordu. en dindardan daha dindar ve alabildiğine kinli, merhamet yok onda, adalet sözü keskin bir kılıç gibi aklında, bekliyor indirmek için günahkarın boynuna. geçmişinden utanan bu adam, şimdi geçmişini kimde görse nefret kusuyor. kirli vicdanını böyle rahatlatıyordu. arada eski hastalığı nüksediyor günahkar oluyordu ama tövbe kapısı ona açıktı ve o bu kapıyı kullanmaktan eskittiğini umursamıyordu.