bugün

şike gözaltısı olsun, ergenekon gözaltısı olsun, uyuşturucu gözaltısı, fuhuş gözaltısı olsun, gözaltına alınan ve emniyette birkaç saat ter döken tüm ünlülerin çıkışta kendisine uzanan mikrofonlara sarfettiği yapmacıklık dolu söz...

sanki kapıdan içeriye girer girmez üstü başı aranan, ortaokul mezunu bir polis memurunun önünde donca kalan bendim amına koyayım.
üzerinde jilet var mı? diye donunun lastiklerine kadar bakmadılar sanki...

ne kafası lan bu yaşadığınız.

ifade alınırken bunu mu öğretiyorlar ilk size?

biri de çıkıp demiyor ki "arkadaş bizi baskı altına aldılar, çapraz sorguya tabi tuttular, yemeklerin içinde böcükler geziyordu" diye.

"iyi davrandılar, çok iyi ağırlandık" dedikleri de imamın abdest suyundan bozma dandirik bir çay ha...ba ba ba buna bile tamah ediyor insan demek.
lan bir dal sigara bile vermediler ya sana a ibine...ne iyi ağırlaması?

ya da iyi ağırlanma kriterleri ne?

misal benim için thai masajıdır iyi ağırlanma kriteri...thai masajı yoksa emniyette sikseler iyi ağırlandık demem o derece...

nesiniz olm siz? kimden korkuyorsunuz ipneler?
muhtemelen zengin ya da ünlüdür.
polisten tırsan, polisle kötü olmak istemeyen kişilerdir.
ülkemizde demokrasi aslında insan hakları anlayışının yerlerde değil yer altında köstebekvari süründüğünün kanıtı kişi. elektrik verilip, dövülmediği sürece iyi muamele gördüğünü söyler, tabi suçu ispatlanmamış insanların cezaevinde yıllarca tutulduğu, bir kısmının kanser olup öldüğü bir ülkenin şartları insanı buna sevk edebilir. her açıdan yazık.
gözaltı sonrası serbest kalan vatandaş memnuniyetidir. bir anlamda popoyu kurtarmanın verdiği mutluluktur, gözlerden değil de sözlerden okunan.