bugün

gezi parkı olayını ateşleyenlerin en çok istediği evrilmedir. Taksim olayları bilinçli bir şekilde belli bir kesim tarafından manipüle ediliyor. AKP politikalarını eleştiren tüm siyasi akımlar bu eyleme bugün destek vermeye başladı.

Herkes kendi siyasi fetişini öne çıkartarak bu eyleme katılmaya başladı. Akşam yaşanan olaylarda ESP, BDP, TKP, EMEP bayrakları, yan tarafta türk bayrakları dalgalanıyordu. Taksim olaylarının sonucu ideolojik çatışmaya dönüşecek ve akp kahkahalarla gülecek yaşananlara.

Şuan facebook'ta türkçü-turancı bazı oluşumlar dahi bu manipülasyonu yemiş durumda...

hayırlı olsun!

ayrıca pir sultan abdal dernekleri de hareketli... akp bu işten %50 sini koruyarak sıyrılacak.
olay ideolojik bir çatışma değil, türk halkının köklerine yerleşen fakat bu iktidar döneminde yok edilmek istenen çağdaş yaşam'ın ve de yeşilin savunulmasıdır. anlamayanların da bir gün anlaması dileğiyle.
yarın yeşil-sarı-kırmızı kaşkollarla protestoya katılacak cinste olanların çatışmayı körükleyeceği ve evrilmesini sağlayacağı olaydır.

amed haber ajansınız takip edin. birde bdp lilerin attığı twitleri.
görsel

görsel
http://www.dha.com.tr/canli-yayin/

an itibariyle taksimin haline bakın lütfen! kızıllar gövde gösterisi yapıyor! dhkp/c ve mlkp gibi gruplar hakimiyet kurmuş durumda.
ağaçları korumak için giden silahsız insanlara kürtçü cemaat polislerinin düşmanmış gibi saldırması sonucu çevre temasından hükümet istifa noktasına gelmiştir.
iktidar yanımız hep içimizdeki kapitalistten beslenir. o yüzden iktidar hep kapitalistler olur. bazen dinsiz kapitalistler bazen 'dinidar' kapitalistler, karşılarında tek eylemi devirmek olan devrimciler, peki biz neredeyiz? biz derken az önce otobüsteki bir 'devrimcinin' sadece başörtülü olmama dayanarak (akp sevmememe rağmen) akp ye oy verdiğimi düşünüp kellemizle sokaklarda top oynayacaklarını, dinimizi çok seviyorsak arap ülkelerine gidebileceğimizi söyleyen amca gibilerin 'onlar' dediği hani. ben bilemiyorum şimdi neresindeyim ben bu ülkenin. birileri mağduriyetimizden faydalanıp özgürlük getirir, minnet duyarız ; sanki hakkımız değil de hediyeymiş gibi üniversitelere girebilmemiz. birileri her fırsatta daha ne düşündüğümüzü bilmeden düşman ilan eder...
sesimizi çıkarmayız. gündeme göre yerimiz değişir. kimseye bir şey demeyiz.
yine de mahalle baskısının daimi baskıcılarıyız, sadece başörtüsü (tam tesettür bile demiyorum) öyle bir baskıcı rolü verir ki bize; bu pısırıklığımız bu toplumda bir yere oturamamışlığımızla çılgınlar gibi baskılarız özgür,demokrat,medeni etiketlileri.
ağaç falan denildiğinde bir kaç gün önce, hemen atılıyordum. şimdi bakıyorum bu neyin savaşı anlayamıyorum. neye hizmet ettiğini anlamıyorum. tam olarak neye bu direniş? akp ye mi ? 'biz'e mi? ya da bu sadece devrimcilerin varlıklarını hissettirme şekli mi? genlerimizde bir savaşçı ruh var, bayılıyoruz düşman-kahraman karşılaşmalarına.
bu gün o amcanın gözlerinde sağlam bir ideal için ölümüne savaşamamışlığın coşkusunu gördüm. adanamamışlığın hıncını gördüm. evet bizim ruhumuzda bir çanakkale müdafaası eri olmak var. atalarımızın bu duygularını ortaya çıkarıp delicesine yaşayabilecekleri gerçek durumlar olmuş. ama biz, öylesine yaşayıp gidiyoruz.
torunlarımızın bahsedecekleri kahramanlıklarımız yok. yaşayıp öleceğiz. ölümsüz olmak arzumuz bizi savaşmaya itiyor. savaşmak için durumlar oluşturuyoruz. tek bir amaçta da o kadar insan birleşemiyoruz. bu kez çoğunluğun canını sıkan durumlar listesi tek bir başlık altında anılıyor. kimi akp saltanatına son vermek için, kimileri ağaçlar kesilmesin diye, kimileri kapitalizme dur demek için, kimileri devrimci ruhunu göstermek için, kimileri direnişçilerin polis karşısındaki mağduriyetine destek olmak için, kimileri işsizlik için, kimileri devlet kavramına kıl olduğu için, kimileri ... uzayıp giden bir liste.
bizim için zaten devlet ya sevgili ya düşman. hemen duygusala bağlıyoruz.
oysa devlet de biziz. hükümet bizim içimizden çıkıyor. çıktıkça hükmümüz daralıyor, bir tuhaf oluyoruz. doğru düzgün tarihi yazmıyoruz, saklamıyoruz, okumuyoruz. dönüp dolaşıp mustafa kemal oluyoruz, deniz'lerle geziyoruz, hitlere selam çakıyoruz. ...
(bkz: mkp kck mlkp tkp/ml dhkp/c)

böyle olacağı belliydi. kemalistleri, ulusalcıları, herkesi kullanıp olayı ideolojik propagandaya dönüştürdüler. tayyip taksimden polisi boşuna mı çekti? tayyip son dönemde kaybettiği oyu "aha işte benim güzel seçmenim bunlar bu adamlar, biz gidersek bunlara mahkum olacaksınız" diye geri kazandı!

elinize sağlık amk aptalları!
Eh yani size karşı olmanın da bir ideolojik yanı-yönü olduğunu sanmanın, aramanın ve söylemenin, fazla bir zekâ gerektirmediği de açık değil mi?
ideolojikse ideolojik.
an itibariyle yaşananlar bu ülkeye dış müdahalenin ne derece kolay olduğunu göstermiştir!

arap ilkelliği diyorduk hah işte onun aynısı bulaşmıştır bu topluma! burasını libya zannedenler haklı çıkmıştır...
zaten o amaçlarla başlamıştır, şimdilerde iyice boka sarmıştır.
başlangıçtaki amacından çoktan sapılmıştır.şu anda birileri sevinç naraları atmaktadır.ideolojik olmasıda zor adama sorarlar hangi ideoloji diye.apo posteri açanınmı. yoksa chpli siyasilerin yapamadığı muhalefeti yapmaya çalışan gençlerinmi yoksa gerçekten akp nin şımarıklığından bıkanlarınmı.
(bkz: mkp kck mlkp tkpml dhkpc)
gezi parkı olayının zaten idolojik olduğunu bilmeyenlerin söylemidir.

bak canım arkadaşım ben sana anlatayım.

gezi parkında yapımında başbakan'ın inat ettiği şey topçu kışlası 31 mart olaylarının başladığı kışladır.

"12 Nisan'ı 13 Nisan'a bağlayan gece, Taksim Kışlası'ndaki Avcı Taburu'na bağlı askerler subaylarına karşı ayaklanarak kendilerine önderlik eden din adamlarının peşinde Heyet-i Mebusan'ın önünde toplandılar ve ülkenin şeriata göre yönetilmesini istediler. Hüseyin Hilmi Paşa hükümeti ayaklanmacılarla uzlaşma yolunu seçti ve hükümet üyeleri tek tek istifa etti. isyancıların kurduğu yeni hükümet ingilizler tarafından desteklendi.
Adliye Nâziri Nâzım Paşa ittihatçı Ahmet Rıza Bey sanılarak isyancılar tarafından linç edildi. Aynı şekilde Lazkiye mebusu Arslan Bey de gazeteci Hüseyin Cahid sanılıp öldürüldü. Tahsilsiz ve alaylı olan askerlere halk arasından cahil ayak takımından hamallar ve bazı dindar kimseler de din elden gidiyor propagadalarının etkisiyle katılmıştı."

topçu kışlasının tarihini ve 31 mart isyanının gelişimini biraz araştırırsan bunları öğrenirsin. yoksa taksim tarihinde toplasan 60-70 yıl ayakta kalmış bir binayı yeniden yapmanın mantığını söyle bana? beyoğlu'nda restorasyon bekleyen yüzlerce tarihi bina varken hem de.

şimdi sen bana kalkmış gezi parkına inatla topçu kışlasını yapmaya çalışmanın ideolojik olmadığını mı söylüyorsun.
(bkz: direniş komiteleri)
(bkz: mlkp ve tkpml tikko militanlarından eylem/#19947185)
(bkz: GEÇiCi DEVRiM HÜKÜMETi)
görsel

görsel
görsel
(bkz: gezi parkı küçük burjuvanın isyanıdır)
görsel
haklı olma ihtimali olan bir kesimin -haklı olma ihtimali dedim o ihtimal sıfır aslında- bu davaroları kendilerinden ayıramamasından ötürüdür. tarihin en ilginç anlarına tanık oluyoruz millet olarak. şimdi bu akm'nin üstünü pankartlarla, kıçı kırık devrim sloganları ile donatan davarlarla el ele olan kesime bakıyorum yeri geldi mi bu davarolara demediklerini bırakmazlar, hani kürt hareketi muhabbeti ve ulusalcılar hesabı.
hadi bu denyoları anladık, zaten bunların rengi belli. atatürkün adını kullanarak her boku yiyen sıçanlara ne demeli. adamlar fırsat oluyor işte. nerde bokluk orada bunlar.
tarih, şu sol cenahın aptallıklarını bir bir kaydediyor, ileri de sizlerle taşak geçmek için iyi bir argüman bu. tabi o meydana inen ''ağaçlar ölmesin :('' ayağı yapıp toplumu terörize eden o davarla diğer jakobenlere diyorum ki; canınıza ot tıkayacağız, bu daha başlangıç şimdi çıkın meydanlara. daha çok ağlayacaksınız çok.
(bkz: apo nun taksimde asılması)
(img:#458548)

zorla istiyorlar bunu!
lice olayı ile iyice pekişen analizdir. Apocu siyaset akp ile işbirliği içerisinde bu olayları bu raddeye getirmiştir. dün-bugün bazı yerlerde lice de askerlerimize yapılan saldırıyı kınamak yerine saldırılar başlamıştır.

size sadece sunu söylemek istiyorum! pkk karakollara saldıracak belki timlere tekrar pusu kuracak ve askerlerimizi şehit edecekler ve pkk olayı üstlenmeyecek "kontraların işi" diyecekler!

akp liler barışı baltalayanların işi diyecek!

ulusalcılar derin devlet edebiyatına tekrar geri dönecek!