bugün

kırlangıçlar geceyi kanatlarında yuvalarına taşırken uyanmak. yine bir gece ceketini alıp dolaşmaya çıkarsın. sokak sokak yürürsün, sokaklar bomboş ve sessiz, hava biraz serin, dudağın sigaraya açtır. ellerini cebine sokmadan önce bir sigara yakar yoluna devam edersin. yollarda pet şişeler, sigara paketleri, gazete parçaları, etrafa saçılmış cam kırıkları, falanlar filanlar derken yolun tam ortasında parlayan bir şey çarpar gözüne. yaklaşıp eğildiğinde yüzük olduğunu fark edersin. elini mont ceplerinden çıkarıp yüzüğü avcuna alırsın. birkaç saniye inceler, acabaları yaşarsın. gözlerini kısarak sanki bir yere sitemler gönderirsin. gel gelelim gecenin yarısında işlek bir yolun ortasında alyans bulacağını daha önce hiç düşünmemişsindir. fakat çok önemsemez avucundan yere tekrar bırakır , yuvarlanışına bakar yoluna devam edersin. arkanı döndüğünde başka bir yere çoktan yatmıştır. tıpkı ciddi ilişkilerin yuvarlandığı gibi. hasbelkader parmağının izini yok edebilirsin de kalbindeki yüzüklerin izlerini nasıl fırlatıp atacaksın, işte ben onu merak ederim ey akılsız varlık.
işarettir. hemen yüzüğü götünüze sokup ellerinizi cebinizden çıkarmalısınız.