bugün

sinemanın biletlerden kazandığı paradan daha fazla gelir sağlayan gelenektir.
aklı başında olmayan mısırların diş arasına kaçtığı zaman filmi izleyememektir.
Modern kültürün empoze ettiği ritüeldir.
Ritüeldir efendim. Filmin canı cananı ayrılmaz eşi ağız tadıdır. salt mısır keyfim bitmesin diye boktan filmleri erkenden terk edemeyenlerdenim.
cipsin yanında o zorunluluk yoktur.
Çay içerken çekirdek yemeye benzer.
Film izlerken kesinlikle 2 ekmek tost + 2 tane büyük boy cips bulundurma zorunluluğum vardır. Yemeksiz film izleyemediğimi farkettim şu sıra cips almadığım için 1 2 haftadır film bile izlemiyorum.
olmaması gereken bir zorunluluktur. cips daha iyi gidiyor.
en son fetih 1453 gittim ama mısırmış şuymuş buymuş almadım, oh be ne rahattım. hayır yerken rahatsızlık duymuyorsun ama sanki etrafında oturanlar bütün o çıkardığın çıtırdı seslerinden dolayı sana saydırıyorlarmış gibi hissetmek, berbat bişey.
özellikle fetih 1453 filmini izlerken gerekli zorunluluktur. reklamlarla 3 saat süren filmde insanın karnı acıkıyor. ancak mısırla açlık bastırılıyor kardeşim.
filmin ikinci yarısını dişinin arasına kaçan mısır tanelerini temizlemeye çalışmakla geçirirsin.
Sanki bir zorunluluk gibi alınır ve ne kadar sevmesende o kadar aldık diye biraz yenilir.
toplumsal bir gelenek haline gelmiştir sinamaya girdiğin an aa patlamış mısır gibisinden tepkiler veren insanlarda vardır onlar yüzünden bunu gelenek haline getirdik.
zorunluluk değildir. bazen canın ister alırsın yersin güzel de olur hani.

- hadi film başlayacak ayten girelim artık.

+ aşkım yaa patlamış mısır da alalım yaa.

- zorunda mıyım ayten?

+ yok canım değilsin, girelim biz.
zorunluluk şurada kalsın annenin leğenlerce patlatması ve 'bunlar bitecek' ısrarı.
Ellerinin kirleneceğini bile bile, susayacağını bile bile yediğin bir yiyecek. Filmlerle ciddi bir ilişki içerisindedir kendisi.
olmayan zorunluluktur.