bugün

olay örgüsü sex üzerine kurulmuş hikayelerdir.
neredeyse gerçek hayatta olması imkansız olaylar anlatılır bu türde.

(bkz: ütopya)
(bkz: hicbiseyebosunaiclenmeyenadam)
(bkz: çatı kitap serisi)
yiğit özgür ün yazdığı söylenen ve feysbukta gezen komedi harikası... az daha çalışırsa ben kadar komik olabilir bu adam...

++
adım tahsin yolbeyli, 23 yaşındayım. bu yaz tatlilinde komşu...muz ayfer
ablayla yaşadığım macerayı sizinle paylaşmak istiyorum... ayfer abla iki
yıl önce kocasıyla birlikte apartmanımıza taşınmıştı... ve ben, o
günden beri onun için çıldırıyordum... ayfer abla 32 yaşında 1.65
boylarında beyaz tenli enfes bir kadındı...

kocası ümran abi 39 yaşında 1.85 boyunda atletik yapılı, yanık tenli,
nefis bir adamdı... ama konumuz o değil, konumuz ayfer abla...

ayfer abla sürekli giydiği askılı bluz ve mini etekle aklımı başımdan
alıyordu. bir gün dayanamayıp kendisine açıldım...

-ayfer abla sürekli niye aynı şeyleri giyiyon?insan kokar yav...

-yıkıyoruz herhalde...

aradan günler geçti... o gün başıma geleceklerden habersiz, semtimizin
bakkalı ismet abiyle sohbet ediyordum... ismet abi 43 yaşında 1.50
boylarında buğday tenli, buğday gibi bi adamdı...oldukça atletik bi
gülümsemesi vardı... konumuz ayfer abla olduğu için onu da es
geçiyoruz...

ben bakkaldayken içeri ayfer abla girdi...üzerinde vücut hatlarını belli
eden bir tişört vardı... nereye gittiğini sorunca köpeği muffy'yi
gezmeye çıkarttığını söyledi...

muffy 1,5 yaşında, 40-45 santim boylarında enfes bir köpekti... ipek
gibi tüyleri... amaan, ayfer ablaya geçiyorum...

ayfer abla beş on dakika muffy'ye göz kulak olabilir miyim diye sordu.
hemen kabul ettim tabi... eğilip köpeğinin tasmasını takarken gözlerime
inanamadım... sütyen giymemişti!!!

aklımı kaybedecek gibi oldum... elim ayağım birbirine dolanmıştı...
sonra ayfer abla muffy'yi bırakıp gitti... o gidince hayvan
huysuzlandı... havlamaya başladı... sakinleştireyim diye kucağıma alınca
gözlerime inanamadım... sütyen giymemişti!!!

hemen ismet abiyi kontrol ettim. o da sütyen giymemişti!!! peki kimdi bu
sütyeni giyen?!... tanrım yoksa...

aman allahım ben giymiştim! hem de annemin sütyenini giymiştim!
hatırlıyorum annem bu sütyeni tuhafiyeci erhan'dan almıştı...

tuhafiyeci erhan 1.75 boylarında, kumral... lan ben bu sütyeni nasıl
giydim lan?!.

hemen sütyeni çıkarıp muffy'ye taktım. muffy çıkarıp, ismet abiye
attı... ismet abi de dolgun kalçalarını sergileyerek sütyeni tezgahın
altına sakladı...

o esnada ayfer abla içeri girdi!.. üzerinde vücut hatlarını gösteren bi
gömlek vardı... hani tişört vardı, gömleği ne zaman giydin diye
sorduk... tuhafiyeci erhan'a uğradım ondan aldım dedi...

tuhafiyeci erhan 1.75 boylarında, kumral. bi dakka noluyo lan orda? vay
şerefsizler!!

-git lan! git!..

işte böyle.. artık muffy, ben ve ismet abi her gün buluşup
sevişiyoruz...hayat bizim için çok daha renkli oldu. öyle değil mi ismet
abi?

-harbiden dolgun mu lan kalçalarım
++
(bkz: copy paste değil alın teri)
sözlükten foruma geçiş imkanı sağlayan şey olabilir. neyse ben de anlatayım bir tane hazır yeri gelmişken.

böyle bir gün dolaşıyorum gördüm kafede birini. ama öyle böyle değil künefe gibi mübarek. sıcak sıcak yiyeceksin be. neyse hemen yanaştım yanındaki masaya. sonra bir şekilde laf açtım. muhabbeti ilerlettim. kız da iyice ısınmaya başladı artık. üstüne kaymak koysan tam künefe olacak. neyse geç künefeyi hadi oğlum rocksteady ve bebop götürürsün sen bunu dedim. kendimi az alçakgönüllü az da böyle taşaklı gösterdim. bitti bana resmen. amma karizma yaptım resmen. yerim len seni dedim şakayla karışık. o da güldü tabii. az pezevenk değilim ha ben de. gel dedim daha sessiz bir yere geçelim dedim. yürüdük az sahilde. sahil falan insanı kudurtuyor tabii çünkü öyle sevişen çiftler falan. kıvama getirdim iyice. neyse yürümeye başladık bizim eve. evde yakında zaten bir de boş. gel sana bir kahve falan yapayım dedim. tamam dedi tam eve giderken bizim tatlıcı rüstem abiyi gördüm. rüstem abinin de künefesi on numaradır. o anda tercihimi bizim tatlıcı rüstem abiden yana yaptım ve kıza deh dedim kibarca. gittim künefemi yedi. rüstem abi sağ olsun yanına ayran da verdi künefemin tadı daha da bir güzel oldu. bu da böyle bir erotik hikayem işte. ne zaman kafede oturan güzel bir kız görsem rüstem abiye künefe yemeye giderim işte.
memelerini actigimda kapiyi sivazliyordu seklinde ifadeler barindirir.
yazılanların tamamının hikaye olduğu yerlerdir, yok mu şöyle adam gibi edebi eser yapan ?
genellikle ergenliğe yeni girmiş genç dimağların yazdıkları komik öykümsüler.
- kadın baldırlarından yukarıya doğru ince çorabını çekti, o arada içeriye giren cesare ofis kapısının aralığından durumu fark etti. içeriye girsem mi girmesem mi diye..

neyse işte böyle bir şey.
(bkz: geçen yine sevişiyoduk) ile başlayan götten uydurma hikayelerdir. tabii hikaye denirse.
aslında hiç aklımda değildi, sabah uyanmış ayılmaya çalıştığım bir vakitti, bina dış kapısının zorlandığını duydum , sanki bir yandan da omuz atıyordu birileri, evim giriş kat olduğu için kapı deliğinden baktım kimse göremedim, ama kapı açılmaya zorlanıyordu.
Merak edip kapıdan kafamı uzatıp baktım üst komşumuz ilkin hanımdı, gidip kapıyı açtım.
teşekkür ederim anahtarım ne oldu ise açmadı kapıyı birinin ziline basacaktım artık derken sen açtın, çok saol dedi.
sabah olduğu için üzerimde atlet vardı ve tatilden yeni gelmiştim.
ne güzel yanmışsın, neredeydin tatilde dedi; bende bodrumdan geldik yeni hala evdeyim benim iznim bitmedi dedim, dinleniyorum tatil çok yoruyor insanı dedim.
kapıdan yukarı kata doğru çıkarken hafif bir tebessüm ile hadi dinlen yormayım uykudan da uyandırdım seni galiba dedi.
Önemli değil bende biraz pc yi açıp mail cevaplamam lazım, malum tatil olsada biraz çalışmak gerekli dedim.
eve girdiğimde içimde garip bir his duydum.
sonra kahvaltı için biraz bir takım şeyler hazırlayıp balkona pc'im ile beraber çıktım.
ben çayımı yudumlayıp bir yandan pc de çalışırken üst kattan bana doğu bir '' afiyet olsun'' sesi geldi.
kafamı yukarı kaldırdığımda ilkin hanım olduğunu fark ettim, teşekkür edip gel istersen paylaşabilirim dedim.
teşekkür etti ve evde işlerinin olduğunu çalışması gerektiğini söyledi, o yukarıda ben aşşağıda birbirimize bakarak muhabet ederken, sana kolay gelsin dedi ve içeri girdi.
aklım aslında biraz önce hissettiğim o garip duyguda idi, peşinden mi gitsem yoksa hayır mı desem, bilemediğim anlardı.
akşam eşimin gelmesine daha çok vardı.
ilkin de evli ve eşi geç gelirdi.
sonra aklıma bir fikir geldi.
yanıyor gibi oluyorum.
daha onunla buluşma düşüncesi oluştuğu anda ereksiyon oluyorum.
sonra siliyorum dudaklarıma kadar akan ıslaklığımı.

kapısına yaklaşırken soyunmaya başlıyorum.
onu ise, neredeyse soymadan, kapıdan girdiğim anda, içime girecekmiş gibi düşünceler ile merh....diyemeden öpüyor dudaklarımdan.

eteğini ne zaman sıyırdım, ne zaman arkadan içime girdim ve duvara dayadım, yüzünü ? ve bu kadar nasıl ıslandı , boşaldım, kaç kez orgazm oldum anlamadan yatağa kadar nasıl gittik sevişe sevişe ?
.ve artık onun kollarında her ne isterse yapsın bana diye bıraktım kendimi. deltası arasında sertliğimi hissetti saatlerce.

ben yorulana kadar yorulmadan sevdi beni.
seviyorum onu beni böyle sevdikçe.
Youtube da 3-4 milyon izlenmeler alan hikayelerdir.
Varın gerisini siz düşünün.
hayal gücünü geliştiren aktivite imiş.
arkadaşımın bir arkadaşı(genelde bir arkadaşım diye başlar)nın yazlığına gittiğimizde arkadaşım bilgisayarını pek elleme belki bazı siteler açık olabileceği konuşunda uyarmıştı.
tabii beklediğim gibi değildi ama onun porno izlemediğini, pornonun hayal gücünü öldürdüğünü söylemişti. pek haklıydı.