bugün

Sürekli aklıma geliyordu, şimdi yazayım dedim. Ancak fırsat buldum iş güç giremiyoruz sözlüğe... Şimdi aklımıza gelen tüm kahramanlık destanı yazılan filmlerde, genelde ordu komutanı olan başrol oyuncumuz büyük savaş öncesi orduyu bir güzel toplar. Braveheart, gladiator, lord of the rings, last region, troy, 10000 B.C. etc...

Ordu toplandı mı? Güzeeeel. Şimdi atın üstüne çıkıp bi sağa bi sola aşırı gaz bir ses tonunda nutuk çekme faslı gelir. Yalnız nutuk öyle lise müdürü zabaattin gibi çekilmez, önce yavaş bir tonda can damarlarından girersin olaya. Ortamdan bi iki lavuk bulursun, eziğinden... Özellikle onları konu mankeni yapar, kalabalığa onlar üzerinden seslenirsin ki daha bir sükse yapar.. "Hey sen o çok sevdiğin sarı öküzün galyalıların eline geçtiğinde, sen yine aynı sen olabilir misin? Heeeeeaah, söyle olabilir misiiiinnnn?"

şatafatlı, egzantrik cümleler olmazsa olmazdır zaten. Ve tüm ahali pür dikkat kesilir bu tirada... Sanki az önce götoğlanı yaptığınız adam bu değildi.. Tiradın ortalarında ahaliden fısıldaşmalar yükselir bu işlerin iyiye gittiğine, 2 dakika sonra o denyo güruhun cevval kesileceğine dalalettir. ÖYle böyle değil yalnız ne kol bırakırlar ne bacak süsküyü dşmanın beline beline vururlar. tapirin elinde ışın kılıcı var mübarek..

Yok ben görmedim henüz aradan ayrıkotu çıktığına, afyon yutmuş gibi dinler hepsi de. "Ulan şu burnu sümüklüyü çıkarmış hala dinliyorsunuz, kendi başına bıraksan götün silemez var ya aha bu mınagoduumunun evladı, yiri lan, hassi" şeklinde çıkış yapan görmedim. ARtık ahalinin höykelenmesinden korktuğundan mı "Vay ne de güzel konuştu içime cesaret doldu hemen 20 tane ingiliz askeri öldürmeliyim" moduna girerler. Lanet olsun sizin gibi hollywood senaristlerine be..