bugün

gülerken aslında ağladığın andır.
Öyle anlar olur ki; içinde bulunduğun durumu kimseye anlatamazsın. Anlatsan da kimse anlamaz zaten.

alıntı.
şirkette sade kahve ve sigara içtikten sonra götü titrete titrete boş tuvalet aranma anı olabilir.
çok sevdiğin birinin, sen zor şartlar altında çalışırken karşına çıkmasıdır.
mutlak güven duygusunun sorgulanmaya başlandığı andır.
tuvalet sırası beklerken veya tuvalet ararken kıvrım kıvrım kıvranılan anlardır.
patronun yanında sevgilinin araması.
diyete başlanan günün akşamında evde mantı yapılması.
[görsel ]
kahretsin ki tecrübe ederek öğrendiğim sözlü.
köpeklere tutkun birinin bir köpek resmi gorüp gozu orada takılıyken yanına yaklaşan sevgilisine ''seni ondan çok seviyorum '' diye kıyasa vurma sonucu kelimeleri birdaha toparlayamaması durumudur
en sevdiğin iki varlık arasında seçim yapmak zorunda kalma durumu.
ortalama bir adresi tarif edebilecek kapasitede ingilizce bilmene rağmen, bir turistin gelip "how do i go to shopping malls" dediği an. sonrasında "lan böyle sistemin a.k, bu yaşa kadar hep yazdık. konuşma sıfır. gel de tarif et" dersiniz. kafanızda kelimeler uçuşur ama cümle bir türlü çıkmaz. turist mal mal bakarken ancak "you must ride the subway you can not go by bus" diyebilirsiniz; o da yarım yamalak. dahasında turist sizden de bir b.k çıkmayacağını anlar, şansını diğer kişilerde aramaya koyulur.
gırtlağa demir lokma gibi düğümlenen anlardır . yutkunmak istersiniz . yutayımda kurtulayım şundan . ama çabalarınız boşunadır. boğazınız tam takır olmuştur. nutkunuz tutulmuş garip bakışlarla bir bardak suya bakınırsınız . ya beyninize kan gitmediğini düşünürsünüz soluk bir beniz ile yada tüm kanınız beyninize vurmuştur kıpkırmızı bir surat işte . işte önün çıkmaz sokak . arkan çıkmaz sokak . verilen adreste kimse oturmuyor . kimsenin oturmadığı bir adres elinizde boş bir bardak . sırıtmak ,kahkaha atmak için binlerce bahane buluyorsunuz o anda . yoksa ben deli mi oluyorum ne deyip dudağınızı ıstırıyorsunuz. belki kanatıyorsunuz .

bu benim başıma gelmiş olamaz . bu ben değilim . yada yaşananların gerçek olduğunu adınız gibi bildiniz halde bu bir rüyadır belki umudu taşıyarak ,kendinizi toplamaya çalışırsınız .

teselli etmek isteyen çok olur bu durumlarda . ama hep teselli edenin başına gelmediği için kafadan rast gele sıktığını bilirsiniz . her lafı sizi daha da çökertir. yalnız kalıp yaşananları düşünmek en mantıklı hareket gelir ki bir şeyler yapmalı fikri bu kendinle baş başa kaldığında ortaya çıkmalıdır . yoksa bu iş bitmez. nerde yanlış yaptığınızı düşünürsünüz . bulursanız ne ala .

şöyleki insan sıkıntıya düştüğünde kimsenin bir fayda getirmediğini gördüğünde herşeyi kontrol eden bir varlığın olduğuna yada olması gerektğine inanası geliyor inanmasa dahi. çünkü bu kadar dünya işi bir başına bırakılamaz diyorsun . kimler ölüyor kimler doğuyor. tüm gezegen . zenginler fakirler. adam akıllı doymadan su içmeden yıllaraca yaşayıp, sonra çekip gidenler. adı kayıtlara geçemeyenler bir kimliği dahi olmayanlar .

vede , vede gidilmez bir uçurumun kenarında kimsenin hatta bir arının yada kelebeğin dahi haberi olmadan açıp sonra solan bir çiçeği düşünüyorsunuz . bu işlerde bir hikmet var ama . o hikmet kim . düşen uçakta allaha inanan çok olurmuş .yada düşen uçakta ateist olmaz derler ya . gerçekten öyle düşünüyorsun .

kurtulmanın bir yolu varmı? yani sonunda ölmeyen ? dünya kaç milyar yıl yaşında daha öyle bir baba yiğit yok bildiğim kadarı ile .

ve kabul ediyorunuz biraz daha araştırıp düşündükten sonra . bunlar rast gele işler değil . tam bir organize . düşünüyorsun ne yapmak lazım gelir peki.

samimiyet. teslimiyet. sabır. zikriniz konuşmanız kalbiniz yani niyetiniz hep hayır olduğunda yaşananlar çok büyük sıkıntıda olsa ben doğru olanı yaptım . hayırlısı budur diyebilmekmiş mutlu olamak diyorsun. bir şey çok önenmli . en doğrusu ne . en doğru ispatlanmışmı? sanırım evet . çok uzak tarihlerde aramaya dahi gerek yok .

mevlana .
buğün tüm dünya görşüne hayran ve bir şeyler kapabilmek için son sürat çalışıyorlar .

daha berisi, sait nursi .
o derki;"ona teslim olduktan sonra zindanda da yaşasan orası saray gibi gelir . o yoksa saraylarda zindan gibi gelir".

evet . niyet çok önemli. adam çeşmenin başına bir çivi çakar . abdest alanlar ceketini assın niyeti ile .kimbilir sevap kazanmıştır.

evet . başka adamın biri gelip o çiviyi söker . ceketini biri bu çiviye asarsa birileri gelip bu adamın parasını çalabilir niyeti ile. kimbilir oda sevap kazanmıştır.

şimdi çiviyi çakan; oraya asılan ceketten para çaılındığını duysa üzülür lakin kendi vicdanın sorduğu soruya vermeye çalışacağı değil vereceği cevabı vardır. üzülür lakin kahrolmaz.
o çiviyi söken kişide birisinin ceketini suya düşürdüğünü görse dahi doğru şey yapmış olmanın rahatlığı onun vicdanını rahatsız edemez.

bunu tüm hayata yansıtmayı geçin yansıtmaya çalışmak dahi zor an nedir unutturur size herşeyi kontrol eden bir yaratıcının olduğunu bilerek .

bir gece yarısı saatiniz dursa dahi sabah güneş doğacağınıdan emin olmanız gibi gelen sıkıntıda olsa niyetinizin sizi doğru amellerde bulunduracağını bilmeniz, uykusunun en derininde kendini yatağa salıvermiş bir bebek gibi huzur verecektir.
(o varsa hayatınızda sıkıntı yoktur)
sonsuzluğa muhteşem eserler taşımanız temennilerimle selam ederim .
vesselam .
i$ yerinde sevgili ile telefonla$irken müdürün aniden yaniniza gelmesi, 2 saniye de olsa böyle "aman yanli$ bir $ey söylemiim!" stresine girersiniz. Eger ki müdürünüz türk degil ise telefonda ne konu$tugunuzu anlamaz, bu da onu strese sokar, acaba benim hakkimda bir $ey mi dedi diye. * * *